Oruçlu, iftar ederken şöyle der:
ذَهَبَ الظَّمَأُ وَابْتَلَّتِ الْعُرُوقُ وَثَبَتَ اْلأَجْرُ إِنْ شَاءَ الله تَعَالَى
أَفْطَرَ عِنْدَكُمُ الصَّائِمُونَ وَأَكَلَ طَعَامَكُمُ اْلأَبْرَارُ وَصَلَّتْ عَلَيْكُمُ الْمَلائِكَةُ
اَللّهُمَّ إِنّـِـي أَسْأَلُكَ بِرَحْمَتِكَ الَّتِي وَسِعَتْ كُلَّ شَـْيءٍ أَنْ تَغْفِرَ لِي ذُنُوبِي
“Susuzluk gitti, damarlar ıslandı ve inşaallah mükâfat gerçekleşti.
Evinizde hep oruçlular iftar etsin, yemeğinizi hep iyi insanlar yesin ve melekler de sürekli bağışlanmanız için duacınız olsun.
Allahım, her şeyi kuşatan rahmetinle Senden benim günahlarımı bağışlamanı istiyorum.”
Yemek hazır olunca besmele ile yemeğe başlar, ama besmeleyi unutursa, hatırladığında “bismillâhi evvelehû ve evsatahû ve âhirahû”, yani “hem başında, hem ortasında, hem de sonunda Allah’ın ismini anarım.” der.