Zekât devresinde mevcut olan paranın zekâtını vermek gerekir. Zarurî ihtiyaç için harcayacağım düşüncesiyle zekâttan mahrum edilemez. Zira zarurî ihtiyaç için zekât gününden önce harcanmış olsaydı, mes’ele biter, zekât gerekmezdi. Ancak, harcanmamış bekletilmiş, Yâni para, ya mecburî ihtiyaca sarf edilecek, yahut da edilmemişse zekâtı verilecektir. Bu mes’eleye yakın olarak şunlar da söylenebilir:
Elinde ev almak için parası bulunan, bu parayı bu ihtiyaca harcamışsa zekât düşmez. Çünkü aslî ihtiyacı için harcamıştır. Ama harcamamış, zekât gününde mevcut bulunuyorsa, buna zekât düşer. “Aslî ihtiyacım olan ev almak için bekletiyorum”sözü zekâttan düşürmez. Hac da böyledir. Hac mevsimi gelince elinde hacca götürecek kadar parası bulunsa, hac farz olur. Ya bu parayı aslî ihtiyacı olan ev almak gibi yere harcamış olacak, yahut da hacca gitme borcunu edâ edecektir.
*Ahmet Şahin