İslâm, yalnızca ortaya çıkan müşküllere çözümler getiren bir inanç ve hukuk sistemi değil, aynı zamanda getirdiği kurallarla öncelikle problemlerin ortaya çıkmasını önleyen bir dindir. İslam’ın bu özelliği kadın-erkek ilişkileri alanında da kendini gösterir. Bundan dolayı da, İslâm toplumlarında, diğer toplumların başına musallat olan birçok problem ve hastalık görülmemiştir.
İslâm, toplumun çürümesine neden olan başlıca amillerden birisi olarak kadın-erkek arasındaki gayr-i meşrû ilişkiyi görür ve bunu yasaklar. Fakat asıl önemlisi İslam dininin bu tür fiillere götürecek bütün yolları kapatması ve gayr-i meşru ilişkilerin oluşmasını önleyici tedbirler almasıdır. Bu tedbirlerin başında da, karşı cinsteki birbirine yabancı kişilerin, kimsenin olmadığı yalnız bir yerde baş başa kalmalarını yasaklaması gelir. Hz. Peygamber (s.a.s), böyle bir durumun doğuracağı tehlikeli sonuçlara dikkat çekmek üzere, “Çünkü -bu takdirde bu kişilerin üçüncüleri şeytandır” buyurmuştur. (Müsned, 1/227, 3/339) Yani İslam fitneye sebep olabilecek hal ve davranışları menetmiştir. Bunun için de kadınların giyim kuşamlarında belli ölçüler getirmiş, gereksiz yere yabancı kadın ve erkeklerin yalnız kalmalarını yasaklamış, her iki cinsten de bakışlarını haramdan korumalarını istemiş ve kadın-erkek ilişkilerini belli prensiplerle sınırlamıştır. Asında bütün bunların altında ailenin korunması, toplum huzurunun sağlanması ve ister kadın ister erkek olsun fertlerin bir kısım zararlı zanlardan uzak tutulması yatmaktadır. Kur’an-ı Kerim zinayı yasakladığı ayette, “zinaya yaklaşmayın” buyurarak saydığımız bütün bu tedbirlere işarette bulunmuştur. “Sakın zinaya yaklaşmayın; Çünkü o, çirkinliği meydanda olan bir hayâsızlıktır, çok kötü bir yoldur.” (İsra Suresi, 17/3)
Bunun yanında İslam’a göre, yabancı bir erkekle muhatap olma durumunda kalan bir kadın, edep, ciddilik, ağır başlılık ve utanma hasletlerini koruyarak görüşmeli ya da konuşmalıdır. Konuşmasıyla, edasıyla, hal ve hareketleriyle fitneye sebep olmamalıdır. Giyim ve kuşamı İslam’ın emirleri çerçevesinde olmalıdır.
İslam kadın ve erkeği gayri meşru sayılacak davranışlardan men ederken onlara bu noktadaki ihtiyaçlarını giderecekleri evlilik yolunu açmıştır. Aslında helal daire insanın ihtiyaçlarını karşılamaya yetecektir. Harama ihtiyaç bırakmayacak kadar geniştir.