Amel sözlükte; iş, eylem, hareket demektir. Kesir ise çok anlamına gelir. Sıfat tamlaması olarak amel-i kesir, “çok hareket” demektir. Fıkıhta namazı bozan işlerle ilgili olarak kullanılan bir terimdir.
Bir kimse namazda iken, dışarıdan gören kimsenin onun namazda olmadığına kanaat getirecek derecede ilâve hareketler yapıyorsa buna “amel-i kesir” denir.
Eğer dışarıdan bakan kişi, namaz kılanın namazda olup olmadığında şüphe ederse, buna “amel-i kalîl (az hareket)” denir. Namazda yapılan çok hareket (amel-i kesir) namazı bozar. Meselâ namaz kılan kimsenin, namaz içinde ceketini çıkarması, çorap giymesi, birisiyle konuşması gibi. Paltonun eteklerini toplama, takke veya sarığı düzeltme gibi hareketler ise az hareket (amel-i kalîl) sayılır ve namazı bozmaz.
Fıkıh kitaplarımızda, amel-i kesîr ve kalîl için şu ölçüler verilmiştir:
- Uzaktan bakanın namaz kılan şahsın, yapması sebebiyle namazda olmadığına şüphe etmediği iş amel-i kesîr; namazda olup olmadığında şüphe ettiği iş ise amel-i kalîl’dir.
- Âdet olarak iki elle yapılan iş amel-i kesîrdir. Bunun bir elle yapılması hükmü değiştirmez. Sarık sarmak, kemer bağlamak gibi. Âdeten bir el ile yapılan iş amel-i kalîldir. Takke giymek ve çıkarmak gibi. Ancak bunu üç defa tekrar ederse ameli kesîr olur.
- Birbiri ardınca yapılan üç hareket amel-i kesir, değilse amel-i kalîl sayılır.
- Amel-i kesîr kasten yapılan iştir.
- Durum namaz kılanın görüşüne bırakılır. Onun çok gördüğü iş ameli kesir, az gördüğü ise amel-i kalîldir.