Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Hikmet.Net
Sorunuzu Sorun
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
Hikmet.Net
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır | hikmet.net
SORU-CEVAPLARTasavvuf

Sekîne ve çeşitleri hakkında bilgi verir misiniz?

Yazar: Hikmet.Net 5 Ağustos 2015
Yazar Hikmet.Net Tarih: 5 Ağustos 2015Güncelleme: 17 Ağustos 2023
Paylaş: 0FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
1,1K

Sekîne; sükûn kökünden, vakâr, ciddiyet, mehâbet, ünsiyet; ruhda dalgaların dinmesi ve sâkinleşme mânalarına gelir ki, hafiflik, huzursuzluk, kararsızlık ve telâşın zıddıdır. Sekîne, tasavvuf erbâbınca; gaybî vâridatla kalbin oturaklaşması ve onun sürekli bir dikkat ve temkin içinde öteleri kollaması ve üns esintileri soluklaması hâlidir.

Sekînenin nazil oluş keyfiyeti farklı farklıdır. Şimdi, biraz da icmalî olarak sekînenin değişik keyfiyetleri üzerinde durmaya çalışalım:

1- Her şeyden önce sekîne, eşref-i mahluk olan insan için, ukbâ buudlu bir mevhibe ve vâridat olarak, onun kalbine kût, kuvvet ve iradesine fer veren öyle İlâhî bir te’yiddir ki, hemen her devirde ona sık sık müracaat edilmiş ve bilhassa sıkıntılı anlarda iştiyakla istenmiş ve Cenâb-ı Hak tarafından da bu isteğe çok defa cevap verilmiştir. Meselâ, Sahabe-i Kiram (r.anhüm), Hendek Savaşı‘nda, Kur’ân-ı Kerim’in;

مَسَّتْهُمُ الْبَأْسَٓاءُ وَالضَّرَّٓاءُ وَزُلْزِلُوا حَتّٰى يَقُولَ الرَّسُولُ وَالَّذِينَ اٰمَنُوا مَعَهُ مَتٰى نَصْرُ اللهِ اَلَٓا اِنَّ نَصْرَ اللهِ قَرِيبٌ

“… Onlara öyle yoksulluk ve sıkıntı dokunmuşdu da öyle sarsılmışlardı ki, nihayet peygamber ve onunla beraber bulunan mü’minler: “Allah’ın yardımı ne zaman?” diyecek olmuşlardı…” (Bakara, 2/214)

ifadeleriyle anlattığı ciddî bir sarsıntı geçirmişlerdi. Sekîneye çokça ihtiyaç duydukları böyle sıkıntılı bir atmosferde hep beraber manzum olarak “Feenzil sekîneten aleynâ=Bizim üzerimize sekîne indir.” duasında bulunmuşlardı. Kur’ân-ı Kerim, şiddetini ifade için bu sarsıntıyı “zülzilû/sarsılmışlardı” tabiriyle anlatmaktadır. Çünkü Müslümanlar, Hendek Savaş’ında, zelzelenin merkez üssü durumunda olan Medine’de, günlerce, hatta aylarca sürekli tazyikâta maruz kalmış ve sarsılmışlardı; sarsılmışlardı ama, tazarru’ ve niyazları üzerinde nâzil olan sekîne ile de hiçbirinde korku namına bir şey kalmamış ve sıkıntıdan kurtularak gönülleri itminanla doldurulmuştu.

Başka bir imtihan meydanı olan Huneyn’de de benzer bir tabloyu görmek mümkündür. Şöyle ki, Müslümanlar düşman karşısında hezimet denilebilecek kadar bozguna uğradıkları bir hengâmede, etrafındaki birkaç yakın Ashabıyla yapayalnız kalan Allah Rasulü (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Ben peygamberim, yalan yok. Ben Abdulmuttalib’in oğluyum. Allah’ım bize yardım gönder.” (Buhârî, meğâzî 54, cihâd 52; Müslim, cihâd 76-78) diyerek dua etmiş ve Allah’dan nusret dilemişti ki bunu müteakip üzerlerine semadan melekler inip Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) ve Ashabını teskîn etmişlerdi. Şu âyet-i kerime de Huneyn Savaşı’nda Cenâb-ı Hakk’ın Müslümanlar üzerine indirdiği sekîne ile onları nasıl rahatlatıp sînelerini inşiraha kavuşturduğunu anlatmaktadır:

لَقَدْ نَصَرَكُمُ اللهُ فِي مَوَاطِنَ كَثِيرَةٍ وَيَوْمَ حُنَيْنٍ اِذْ اَعْجَبَتْكُمْ كَثْرَتُكُمْ فَلَمْ تُغْنِ عَنْكُمْ شَيْـًٔا وَضَاقَتْ عَلَيْكُمُ الْاَرْضُ بِمَا رَحُبَتْ ثُمَّ وَلَّيْتُمْ مُدْبِرِينَ , ثُمَّ اَنْزَلَ اللهُ سَكِينَتَهُ عَلٰى رَسُولِهِ وَعَلَى الْمُؤْمِنِينَ وَاَنْزَلَ جُنُودًا لَمْ تَرَوْهَا وَعَذَّبَ الَّذِينَ كَفَرُوا, وَذٰلِكَ جَزَٓاءُ الْكَافِرِينَ

“Andolsun Allah size birçok yerde, Huneyn gününde de yardım etmişti. Hani (o gün) çokluğunuz sizi böbürlendirmişti; ama o, hiçbir yarar sağlamamıştı. Derken bütün genişliğine rağmen yeryüzü size dar gelivermişti.. nihayet bozularak arkanızı dönmüş (kaçmaya başlamış)tınız. Sonra Allah, Rasulünün ve Mü’minlerin üzerine sekînesini (güven veren rahmetini) indirmiş ve sizin görmediğiniz askerler gönderip kâfirleri azaba çarptırmışdı (bozguna uğratmıştı)…” (Tevbe, 9/25-26)

Sekîne metafizik bir hâdise olduğundan dolayı onu fiziğin kâide ve prensipleriyle izâh etmek mümkün değildir. O; Bedir, Hendek ve Huneyn’dekilere nâzil olduğu gibi, Uhud Savaşı’na katılan insanlara da inmiştir. Zira Ashâb-ı Kiram, Uhud’da küçük bir sarsıntı ve akabinde gelen mini bir hezimet sonrasında, âdeta hiçbir şey olmamış gibi, bir kısım diğerlerini sırtlamış ve düşmanı Mekke önlerine kadar kovalamışlardı. Düşman ise, sözde Uhud’da üstlerinden vurup altlarından çıktıklarını sandıkları bu sekîne ile gerilmiş, korku ve endişeyi unutup ölüme seve seve giden insanlar karşısına bir daha çıkmama korkusuyla Mekke’ye kadar kaçmışlardı.

2- Sekîne, bazen de herhangi bir tazarru’ ve niyaza icabet olmaksızın, Cenâb-ı Hak tarafından kullarının sıkışıp bunaldıkları anlarda meccânen lütfedilir.. sekînenin bu çeşidi bazıları tarafından “melâike”, bazıları tarafından da “rûhânîler” olarak da isimlendirilegelmiştir. Ama ister melâike, isterse ruhânîler olsun, inişleriyle insanlarda itmi’nân hasıl ettikleri ve onların maruz kaldıkları sarsıntıyı onların üzerlerinden kaldırdıkları için, sekîne ile aynı mânâya gelmektedir.

3- Sekîne, bazı zamanlarda -Üseyd b. Hudayr (radıyallâhu anh)’ı Kur’ân okuduğu esnada ve daha başkalarını farklı durumlarda bir kısım buğumsu şeylerin bürümesi gibi- iner[1]Buhârî, fezâilü’l-Kur’ân 15; Müslim, salâtü’l-müsâfirîn 242. ki; bu da,

هُوَ الَّذِي اَنْزَلَ السَّكِينَةَ فِي قُلُوبِ الْمُؤْمِنِينَ لِيَزْدَادُٓوا اِيمَانًا مَعَ اِيمَانِهِمْ 

“İmanlarına iman katmak içi mü’minlerin kalblerine sekîne ve emniyet indiren O’dur” (Fetih, 48/4)

âyetiyle anlatılan, aczini-fakrını müdrik ve ihtiyaçlarının şuurunda olan Mü’minlere medâr-ı şükran ve medâr-ı şevk olmak üzere İlâhî bir te’yiddir. Bu te’yide mazhar olmuş bir Mü’min, artık dünyevî korku, tasa ve endişelerle sarsılmayacağı gibi, aynı zamanda sekîneyle iç ve dış ahenge ulaşır; ulaşır ve o bir huzur insanı haline gelir. Burada müsadenizle misal olması kabilinden mevzuyla alâkalı birinin bir hâtırasını arzetmek istiyorum: Bu zat, ikamet ettiği bir binada, şer güçleri tarafından ciddî şekilde tazyike maruz kaldığı ve bir şakî gibi arandığı sırada, şer odakları, bir gün, onun bulunduğu binaya geliyor ve Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in hicret esnasında sığındığı mağaradaki durumu gibi (Bkz. Tevbe, 9/40) onunla öbürleri arasında, az bir mesafe kaldığı ve biraz ilerleseler yanına girecek kadar ona yakın oldukları; hatta çevresinde dolaştıkları; her dakika ona ulaşacak gibi oldukları halde bir türlü ona ulaşamaları; dahası, bünyesi alerjik ve yara-bere içinde olmasına rağmen sürekli terlediği halde hiç kaşınmaması ve rahatsızlık duymaması ve bu ilk mevhibelerden sonra tam o esnada birdenbire ruhunu bir itminanın sarması ve âdetâ cennetin koridorlarında geziniyormuşçasına bir inşirâha ermesini tekrar tekrar anlatıvermişti.

4- Sekîne, her kavimde değişik şekillerde tecelli edebilir. Bu, biraz da Cenâb-ı Hakk’ın lütfunun bir buudu olarak, tecelligâhın liyâkat ve istidadına göre zuhur eder. Meselâ, Bedir’de nâzil olan sekîne, meleklerin savaş meydanında, mücehhez askerler şeklinde görünmeleriyle tecelli etmiş;[2]Bkz.: İbn Hişâm, es-Sîratü’n-nebeviyye 3/182; İbn Kesîr, el-Bidâye ve’n-nihâye 3/274. zira o makam öyle olmasını gerektiriyordu. Sanki Allah (celle celâluhu), meleklerin “Bize de vazife yok mu?” demelerine karşılık, İki Cihan Güneşi’ne (sallallâhu aleyhi ve sellem) sekîneyi, meleklerin çevik-çavak temsil ve temessülleriyle, Üseyd b. Hudayr (radıyallâhu anh)’a ise, Kur’ân’ı hâlisâne okuduğu için bir duman şeklinde gösteriyordu. Yani o biraz da ortamın ve umûmî ahvalin rengi ve deseniyle zuhûr ediyordu.

Yahudilerin sekînesi ise, -Kur’ân-ı Kerim’de işaret edildiği üzere- hep, “Tâbût” (sandık) içinde götürülüyordu (Bkz. Bakara, 2/248). Ancak, sekîneye vesile bu tâbûtun içinde ne olduğu da tam bilinmemektedir. Bazıları onun içinde, Hz. Yusuf’tan kalma hatıralar, başka peygamberlerden kalma değerli eşyalar, peygamberlerin resimleri veya Tevrat parçalarının bulunduğunu söylemekte ise de, anladığımız kadarıyla, tâbût içinde bulunan objeler birer perde idi; asıl o mahfaza derûnunda İsrailoğulları’na moral kaynağı olacak “sekîne” vardı.

Kanaat-i âcizânemce bu da, bazı hârik şeylerin zuhûru için esbabın perdedarlığı gibi bir şeydi. Yani nasıl ki, Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in mübarek parmaklarına dökülen bir miktar su, koca bir deryaya kaynak olabilecek mahiyete dönüşüyordu; öyle de, tabutun içindeki nesneler de, Cenâb-ı Hakk’ın harikalar yaratması için perde türünden birer malzemeydi. Ama konu İsrailoğulları tarafından fizikî dünyada bir tâbût ve içindekiler de, esrar ifade eden bir kısım metafizik buudu olan aksesuardı. Bunun da, o cemaatin karakteristik yapısıyla derin bir alâkası vardı. Evet, insanlar ba’zen bir kısım inhiraflarla Allah’ı bile fizik dünya içinde, tıpkı her hangi bir nesne gibi tasavvura kalkışdıklarından, Hz. Musa (aleyhisselâm)’ya لَنْ نُؤْمِنَ لَكَ حَتّٰى نَرَى اللهَ جَهْرَةً “Allah’ı bize göster, eğer O’nu bize göstermezsen sana inanmayız.”(Bakara, 2/55) diyebiliyorlardı..

يَسْـَٔلُكَ اَهْلُ الْكِتَابِ اَنْ تُنَزِّلَ عَلَيْهِمْ كِتَابًا مِنَ السَّمَٓاءِ فَقَدْ سَاَلُوا مُوسٰٓى اَكْبَرَ مِنْ ذٰلِكَ فَقَالُٓوا اَرِنَا اللهَ جَهْرَةً

“Kitap ehli, senden, kendilerine gökten bir Kitap indirmeni istiyorlar. Musa’dan, bundan daha büyüğünü istemişler, “Allah’ı bize açıkça göster!” demişlerdi…” (Nisa, 4/153)

âyeti de bunun bir başka versiyonunun ifadesidir. Bu âyet, böylelerinin, bütünüyle bedene, maddeye ve fizikî dünyaya kilitlenmiş olduklarını ne güzel gösterir!.. Elbetteki, bu anlayışta olan kimselere inecek sekîne Üseyd b. Hudayr (radıyallâhu anh)’a gelen veya Bedir’dekilere inen ya da İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem)’na nâzil olan sekîne gibi olmayacaktır; zira bu her şeyden önce onların karakterlerine uygun değildir. Böylesine maddeci bir topluma peygamber olarak gönderilen Hz. Mesih (aleyhisselâm), onların maddeye endeksli düşüncelerini belli ölçüde ta’dil edip bir ölçüde onları Müslümanlığa hazırlamış; Nebiler Serveri ise, madde ile mânâ arasındaki dengeyi tam tesis eden düşünceleriyle insanlığı daha ileri ufuklara yönlendirmiştir. Bu meseleyi peygamberlerle alâkalı yönüyle ele alacak olursak, -Allahu a’lem- Hz. Mesih, mânâ ağırlıklı mesajlarıyla kendi döneminin; Hz. Musa da risaletinin hususî televvünü ile kendi devrinin peygamberi idi.. evet her peygamberin, genel durum ve kavminin özel durumu itibarıyla kendi üslubunu kullanması gerekir. Aksi takdirde, meselâ İsrailoğulları, kendi anlayışlarından uzak, mânâ eksenli mesajları yadırgar ve Hz. Mesih gibi birini dinlemezlerdi. Kaldı ki, belli bir dönemde, Hz. Musa’nın terbiyesi ile bir hayli mesafe almış insanlar bile; “Benim size söyleyecek daha çok şeyim var, ama onları, Faraklit (Nebiler Serveri) geldiğinde haber verecek”[3]Bkz.: İbn Kayyim el-Cevziyye, Hidayetü’l-hıyârâ 1/55, 85, 157, 5/284; Kitab-ı Mukaddes (Türkçe terceme), Yeni Ahit, Yuhanna, bâb: 16, cümle: 7-8. diyecek kadar söyleceği her şeye dikkat eden ve fevkalâde bir temkin ve tedbir insanı olan Hz. Mesih’in mesajları karşısında onu öldürmeye teşebbüs etmişlerdi.

Bu açıdan Hz. Musa (aleyhisselâm), İsrailoğullarının anlayış ve idraklerine göre bir üslup kullanıyordu. Dolayısıyla onlara gelen sekîne de, onların düşünce dünyaları ile te’lif edilebilir, fizikî buudlu olması gerekirdi. Ayrıca tâbût, onların bazılarına duygu ve düşüncelerinin ölü olduğunu gösteren bir ‘remiz‘ de olabilir. İşte o tâbûtun içindeki sekînenin, geçmiş peygamberlere ait bir kısım bakiye ile remizlendirilmesi ve ecsâmla temsil edilmesi de yine onların belli ölçüdeki maddeci düşünceleri ile irtibatlandırılabilir.

Hâsılı sekîne, İsrailoğullarına tâbût, Hz. Musa’ya yağmur, İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem)’na meleklerin velvelesi, Üseyd b. Hudayr (radıyallâhu anh)’a duman şeklinde ve daha başkalarına da başka şekilde tecellisi, herkesin ruh dünyasına göre değişik tecelli dalga boyunda zuhûr edegelmiştir. Ve her insanın, görmediği halde ruhun mevcudiyetine inandığı gibi, Rabb’isiyle arasındaki irtibatı ölçüsünde de hiç görmediği halde alâmetleriyle mevcudiyetine inanacağı bir sekîne tecellisi yaşaması her zaman mümkün görünmektedir.


Kaynak: Prizma IV, “Sekîne“

Dipnotlar[+]

Dipnotlar
⇡1 Buhârî, fezâilü’l-Kur’ân 15; Müslim, salâtü’l-müsâfirîn 242.
⇡2 Bkz.: İbn Hişâm, es-Sîratü’n-nebeviyye 3/182; İbn Kesîr, el-Bidâye ve’n-nihâye 3/274.
⇡3 Bkz.: İbn Kayyim el-Cevziyye, Hidayetü’l-hıyârâ 1/55, 85, 157, 5/284; Kitab-ı Mukaddes (Türkçe terceme), Yeni Ahit, Yuhanna, bâb: 16, cümle: 7-8.
fiziki buudlu sekineilahi teyidruhanilersekinesekine ve çeşitleritabutyahudilerin sekinesi
Paylaş: 0 FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
Hikmet.Net

Her Soru Cevaba Layıktır!

Önceki Yazı
Ne Cennet Sevdası, Ne Cehennem Korkusu Sözü Nasıl İzah Edilir?
Sonraki Yazı
Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) mi’raçtan döndüğünde yatağının soğumadığı rivayet ediliyor. İzah eder misiniz?

Benzer Yazılar

Belaların en şiddetlisinin Nebilere ve sonra derecesine göre kimselere geldiği ifade ediliyor. Bu...

Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir? Kullanan kişinin başını örtmemesi...

Saf balmumu yemek haram mıdır?

Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç Almakta Dinen Bir Mahzur...

Hilye-i Şerif nedir? Sünnet kaynaklı mıdır? Tarihimizde önemi nedir?

Bu Hafta En Çok Okunanlar

  • Müzik ve Çalgı Aletleri Üzerine

  • Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi verir misiniz?

  • Anne-babası razı olmayan kişinin haccı geçerli midir?

  • Cin kelimesinin manası nedir?

  • Zilhicce’nin İlk On Günü

En Son Eklenenler

  • Belaların en şiddetlisinin Nebilere ve sonra derecesine göre kimselere geldiği ifade ediliyor. Bu durumda “salih bir müslüman olmak” korkutucu olmaz mı?

  • Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

  • Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir? Kullanan kişinin başını örtmemesi durumu değiştirir mi?

  • Saf balmumu yemek haram mıdır?

  • Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç Almakta Dinen Bir Mahzur Var Mıdır?

E-Bülten

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

Editörün Seçimi

Belaların en şiddetlisinin Nebilere ve sonra derecesine göre kimselere...

15 Ekim 2025

Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

14 Ekim 2025

Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir?...

13 Ekim 2025

Saf balmumu yemek haram mıdır?

12 Ekim 2025

Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç...

3 Ekim 2025

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

hikmet_beyaz_logo
Soru Sor
Facebook Twitter Instagram Youtube Telegram

Linkler

    • Bizimle Çalışın
    • Bize Ulaşın
    • Amacımız
    • Yayın Politikası
    • Telif Hakları
    • Gizlilik Politikası

İşbirliğiyle...

Kategoriler

SORU-CEVAPLAR İBADET AKİDE VE İNANÇ KADIN VE AİLE NAMAZ HELAL-HARAMLAR ORUÇ AHLAK ZEKAT- FİTRE- SADAKA TİCARET VE FİNANS DUA UFKU TEMİZLİK HAC- UMRE KURBAN Gündem Yazıları ÇOCUK MUHTELİF AHİRET YİYECEK İÇECEKLER SİYER METAFİZİK KURAN-I KERİM

© Telif Hakkı 2024, Tüm Hakları Saklıdır  | hikmet.net

  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz.
Gizlilik PolitikasıTamam
Manage consent

Privacy Overview

This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
Necessary
Her Zaman Etkin
Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. These cookies ensure basic functionalities and security features of the website, anonymously.
ÇerezSüreAçıklama
cookielawinfo-checkbox-analytics11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Analytics".
cookielawinfo-checkbox-functional11 monthsThe cookie is set by GDPR cookie consent to record the user consent for the cookies in the category "Functional".
cookielawinfo-checkbox-necessary11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookies is used to store the user consent for the cookies in the category "Necessary".
cookielawinfo-checkbox-others11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Other.
cookielawinfo-checkbox-performance11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Performance".
viewed_cookie_policy11 monthsThe cookie is set by the GDPR Cookie Consent plugin and is used to store whether or not user has consented to the use of cookies. It does not store any personal data.
Functional
Functional cookies help to perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collect feedbacks, and other third-party features.
Performance
Performance cookies are used to understand and analyze the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.
Analytics
Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.
Advertisement
Advertisement cookies are used to provide visitors with relevant ads and marketing campaigns. These cookies track visitors across websites and collect information to provide customized ads.
Others
Other uncategorized cookies are those that are being analyzed and have not been classified into a category as yet.
KAYDET & ONAYLA
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz’in Ahlakı
        • Efendimiz’in Ailesi
        • Efendimiz’in Mucizileri
        • Efendimiz’in Savaşları
        • Efendimiz’in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur’an-ı Kerim
        • Kur’an Okuma ve Meal
        • Kur’an’ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog