İçindekiler
A. EŞCİNSELLİK NEDİR?
Eşcinsellik (homoseksüellik), bir kişinin kendi cinsiyetinden bireylere karşı romantik, duygusal veya cinsel çekim hissetmesidir. Bireylerin karşı cinse değil de kendi cinsine ilgi duyması, kendi cinsiyetini kabullenememesidir. Böyle kişiler, cinsel yönelimini ve cinsel tercihini doğal, yani genlerin öngördüğü heteroseksüel yönelime değil, kendi cinsine yöneltmişlerdir.
B. EŞCİNSELLİĞİN SEBEPLERİ NELERDİR?
Eşcinselliğin sebepleri konusunda bilim dünyasında fikir birliği yoktur. Bazılarına göre bu durum tamamen doğuştan gelir. Bazıları ise sonradan da olabileceğini söyler. Bu tür eğilimlerde genetik, hormonal ve rahim içi gelişim gibi biyolojik faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Bunun yanında aile yapısı, çocukluk deneyimleri, çevre şartları, yetiştirilme tarzı ve beslenme gibi hususlar da yönelimi belirleyebilmektedir. Farklı yönelişler doğuştan olduğu gibi, sonradan da olabilir.
Eşcinselliğe sebep olarak pek çok husus sayılmakla birlikte iki temel etkenden bahsedebiliriz:
1. Biyolojik-genetik faktörler:
Aslında hepimizin vücudunda karşı cinsin hormonları da az miktarda bulunur. Ancak normalde var olan bu minimal yönelimler, genetik ve hormonal bozulmalar sebebiyle, bazı kişilerde ileri düzeylere varabilmektedir. Sonuçta da ortaya doğuştan eşcinselliğe yatkın bireyler çıkabilmektedir.
2. Çevre Faktörü (Anne Baba, Arkadaş, Okul, v. s.)
Eşcinsel tercihi olan kişilerin yetiştirilme tarzı araştırıldığında sosyal öğrenmenin rolü göze çarpar. Ailede anne baba arasındaki ilişkiler ve aynı zamanda çocukla ilişkiler, ebeveynin birbirine karşı tutumu gibi hususların bu konuda etkili olduğu düşünülür. Mesela, aşırı koruyucu ve erkeklere düşman bir anne modeli ile zayıf, evle az ilgilenen veya sevgi vermeyen bir baba rolleri öncelikle söylenebilecek örneklerdir. Ailede çocuğun yetiştirilme tarzının da etkili olabileceği düşünülmektedir. Çocuğun giydiği kıyafetler, oyuncaklar ve benzeri hususlar sayılabilir. Bunun yanında arkadaş çevresi, karşı cinsten arkadaşlarla çok fazla beraber olma gibi hususlar da etkili olabilir.
C. EŞCİNSELLİĞİN DİNÎ YÖNÜ
1- Ayetler:
Kur’ân-ı Kerim’de, bu fiille ilgili olarak Hazreti Lût ve halkının arasında geçen diyaloglardan bahsedilir. Hazreti Lût’un halkında eşcinsellik çok yaygın hale gelmişti.
“Lût’u da gönderdik. Halkına dedi ki: “Daha önce hiç kimsenin yapmadığı pek çirkin bir işi siz mi yapıyorsunuz? Gerçekten siz, kadınları bırakıp erkeklere mi şehvetle yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz ölçüyü aşmış bir kavimsiniz.” (A’râf; 80, 81)
Benzer içeriklere sahip şu ayetlere de bakılabilir: Ankebût sûresi 28-29, Şuarâ sûresi 165-166, Neml sûresi 54-55, Hûd sûresi 78-83 ve Enbiya sûresi 74.
2- Hadisler:
“Kadınlara benzemeye çalışan erkekler ve erkeklere benzemeye çalışan kadınlar lanetlenmiştir.” (Buhârî, Libâs, 61; Ebû Dâvûd, Libâs, 31)
“Ümmetim hakkında en çok korktuğum şey, Lût kavminin davranışıdır” (Tirmizî, “Hudûd”, 24; İbn Mâce, “Hudûd”, 12)
Muhannes (kadınsı davranışlar sergileyen erkek) bir kişi hakkında Hz. Peygamber, onu toplumdan uzaklaştırma kararı almıştır. (Müslim, Selâm, 32-33; Ebû Dâvûd, Libâs, 32)
“Kadının kadına yaklaşması zinadır.” (Ebu Yala el-Mevsılı, Müsned, 13, 476; Heysemi, Mecmeuz-Zavaid, 6, 392)
“Erkek erkeğin, kadın da kadının avret yerine bakmasın, aynı örtü içinde erkek erkeğe ve kadın kadına tenini dokundurmasın” (Müslim, Hayız, 74)
3- İslam’da Eşcinselliğin Hükmü
Burada şunu belirtmek gerekir ki, insanın kendi istemi dışında eşcinsel duygulara sahip olması, kendi cinsine ilgi duyması bir günah olarak değerlendirilemez. Çünkü bu durum, yukarıda bahsettiğimiz gibi, insanın iradesinden kaynaklanmayabilir, mesela bir insanın hormonlarından kaynaklanan, doğuştan gelen bir farklılık olabilir ve bu tür hisleri kontrol edemeyebilir. Burada günah olan ve çirkin sayılan, bu istek ve yönelişin eyleme dönüştürülmesidir. Bu yalnızca eşcinsellik konusuyla ilgili değildir. İnsanın buna benzer pek çok meşru olmayan istekleri ve duyguları olabilir. Fakat yasak ve günah olan bu tür istekleri kontrol etmesini bilmeli, duygularını içinde saklamalıdır.
Kur’an’da ve hadislerde yer alan ifadelerden hareketle İslâm âlimleri, eşcinselliğin haram bir fiil olduğu, fıtrattan bir sapma olduğu konusunda görüş birliğine varmışlardır. Böyle bir fiil, açık hayasızlık ve çirkin bir davranış olarak nitelendirilir.
D. EŞCİNSELLİĞİN YASAKLANMASININ HİKMETLERİ
Eyleme dökülmüş eşcinsellik, İslâm’da gerek din ve ahlâk gerekse hukuk düzeni açısından günah, çirkin ve suç teşkil eden bir fiil olarak kabul edilir. Bunun yanında sağlık açısından da pek çok zararlarından bahsedilebilir.
İslam’da eşcinselliğin yasaklanmasının pek çok hikmetlerinden birisi, bunun fıtrata ve insanlık onuruna aykırı bir davranış olmasıdır. İslâm dini, cinselliği tabii bir arzu olarak kabul edip, cinsel ihtiyaçların makul ve meşru zeminde giderilmesine imkân vermiş, bunun yanında cinselliğin insanlık onur ve değerini ihlâl edecek biçimde kontrolsüz kullanımını önleyici bazı sınırlamalar getirmiştir. Evlilik teşvik edilmiş, aile hayatını ve kurumunu korumaya yönelik tedbirler alınmıştır. Bunun yanında iffetin ve neslin korunması dinin temel gayeleri arasında gösterilmiştir. Bu değerlerin korunması için müstehcenlik, fuhuş ve zina ile mücadele edilmiştir. Bunun için Kur’an ve Sünnet’te cinsî hayata ilişkin olarak birçok ayrıntılı düzenleme ve hüküm yer almıştır. Bunlardan biri de eşcinselliğin İslâm’da şiddetle kınanıp büyük günahlardan sayılmasıdır.
-
Toplumsal düzenin korunması
İslam, aileyi toplumun temeli ve onun geleceğini belirleyen önemli bir kurum olarak görür. Eşcinsellik, geleneksel aile yapısını tehdit eden bir unsur olarak değerlendirilir. Bu nedenle, toplumun sağlıklı bir şekilde devamı için meşru cinsel ilişkinin evlilikle sınırlandırılması hedeflenir.
-
Neslin devamı
İslam’da evlilik, sadece bireysel tatmin değil, aynı zamanda neslin sağlıklı bir şekilde devamını sağlayan bir kurumdur. Eşcinsel ilişkiler biyolojik olarak çocuk sahibi olmayı engellediği için, bu durum yaratılış amacına aykırı görülür.
-
Fıtrata uygunluk
İslam’a göre insanın yaratılıştaki fıtratı, karşı cinse yönelimi esas alır. Dolayısıyla eşcinsellik, fıtrata aykırı bir davranış, fıtrattan uzaklaşma olarak değerlendirilir. Ancak bu hisse sahip olmak değil, bu hissi fiile dönüştürmek günah sayılır.
-
Ahlaki ve manevi temizlik
Kur’an’da Lut Kavminin helakine sebep olan fiiller arasında eşcinsellik de yer alır. Bu bağlamda eşcinsellik, “çirkin bir fiil” ve “Allah’ın koyduğu sınırları çiğnemek” olarak tanımlanır (A’raf 7/80-84; Şuarâ 26/161-175).
-
İmtihan ve sabır
İslam’a göre dünya bir imtihan yeridir. Kimi insanlar cinsellikle, kimileri başka zaaflarla sınanır. Bu duygulara sahip olmak değil, onlara teslim olmak mesuliyet doğurur. Sabır ve mücadele, manevi yükselişin bir parçası olarak görülür.
E. ÇÖZÜM İÇİN NELER YAPILMALI?
1. Problemin Öncesinde Yapılması Gerekenler:
- Küçük yaşlardan itibaren kıyafet ve oyuncak seçimi gibi konularda cinsiyeti vurgulayacak ve cinsel kimlik oluşmasına yardım edecek yönlendirmeler yapılmalı.
- Çocuğa, normal gelişimi içinde belli dönemlerde cinselliğe ait doğru bilgiler vermek gerekir.
- Özellikle eşcinselliğin çok olduğu ülkelerde bu günahın çirkinliğini ve nelere mal olacağını erken yaşlarda çocuğa anlatmak gerekir.
- Özellikle ergenlik çağında gençlerin kendi cinslerinden ebeveynlerle, yani erkeklerin babayla, kızların anneyle daha fazla vakit geçirip paylaşım içinde olması şarttır.
- Çocukların olumlu evlilikleri yakından gözlemleme şansı olmalıdır.
- Çocukların kendi ilgilerini paylaşan kendi hemcinslerinden arkadaşları olmalıdır.
- Çocuklar erişkinlerin veya diğer çocukların tacizinden korunmalı ve belirli aralıklarla şu konuya dikkatleri çekilmelidir: Başka insanların özel bölgelerine dokunmalarına izin vermemeli, eğer böyle bir durum olursa hemen bu konuyu anne babalarına haber vermelidirler.
- Erkek çocuklarda eşcinselliği önlemenin en iyi yolu kuvvetli bir baba oğul ilişkisidir çünkü bu, çocuğun erkek kimliğinin onaylanmasını sağlar. Benzer durum anne-kız ilişkisi için de geçerlidir.
- Erkek çocukların erkeklere has oyunlar ve oyuncaklarla oynaması, kız çocukların da kendi fıtratına uygun oyunlarla oynaması önemlidir.
-
Durum Tespit Edildikten Sonra Yapılması Gerekenler:
- Öncellikle bu yeni durumu anlamak ve benimsemek için kendinize zaman tanıyın.
- Kendi kendinizi suçlamaktan kaçının. Pek çok durumda bu konunun, sizin bir anne baba olarak başarılı olup olmadığınızla ilgisi yoktur.
- Bu konuda başkalarıyla konuşmak, tavsiye ve bilgiler edinmek, ekseriyetle faydalı olmaktadır.
- Çocuğunuzu suçlamaktan kaçının, çünkü pek çok çocuk, cinsel yönelimini kendi kendine belirlememektedir.
- Bu tür bir problemle karşılaşıldığında aşırı tepki ve açıklamasız yasaklar ters etki yapabilir.
- Çocukla bu konuları açıkça konuşun, konuşturmazsanız gencin aklındaki soru işaretleri artarak devam eder.
- Bu konuda eğitim almış ve uzman olan kişilerden yardım almaktan çekinmeyin.
- Sebebi ne olursa olsun, çocuğa böyle bir seçimin doğru olmadığını, fıtri olmadığını, insanın tabiatına aykırı olduğunu ve böyle bir durumun insana zararlarını anlatmak gerekir. Sosyal hayattaki zararları, psikolojik ve biyolojik olarak insana etkileri üzerinde yapılan çalışmalardan faydalanarak çocuğa bu durum genişçe anlatılmalı.
- Her şeyden önemlisi de dinen bu durumun büyük bir günah olduğu anlatılmalı ve Kur’an’daki ifadeler, hadislerdeki ifadeler çocuğa söylenmelidir.
- Bütün uğraşlara rağmen çocuk vazgeçmezse, çocuğa baskı ve sertlik uygulanmamalı, çözümü zamana bırakmalıdır. Bu meselenin çözümü yıllar sürebilir. Hatta hiç çözülmeyebilir de. Ama her şeye rağmen çocukla bağımızı koparmayalım. Onunla beraber olduğumuz sürece ona yardım edebiliriz. Aksi takdirde yanımızdan uzaklaştırırsak yardım edemeyiz, bunun ötesinde daha kötü durumlara düşebilir.
- Normal bir cinsel hayat ve mutlu bir evlilik, problemi çözebilir.