Allah Teâlâ’nın yarattığı her uzuv, olduğu hâl üzere güzeldir. İnsan, sahip olduğu organları üzerinde değişiklik yapma hakkına sahip değildir. İnsan için asıl olan, vücutta bulunan mevcut durumu muhafaza etmektir. Bir rahatsızlığı tedavi ettirmek bahsimizin dışındadır. Bizim üzerinde durduğumuz ve dinin de yasak ettiği husus, güzel görünme mülahazasına bağlı olarak yapılan müdahalelerdir çünkü bunlarda insanın Allah’ın yarattığı uzuvları beğenmeyip, onlara kendi isteğine göre bir şekil vermeye çalışması söz konusudur. İşte kaş almak/aldırmak da insanın müdahalesi dışında olan/olması gereken bir kötü âdettir.
İbn Abbas kaşlarını incelten veya incelttiren kimsenin lanetlendiğini ifade etmiştir (Ebû Dâvud, tereccül 5.) Başka bir hadiste de kaş almak Allah Resûlü’nün yasakladığı on davranış arasında sayılmıştır (Ebû Dâvud, libâs 11; Nesâî, zînet 20.) Bu ve benzeri hadislerden yola çıkan ulema kaşları almanın, inceltmenin, yukarı kaldırmanın vs. câiz olmadığını söylemiştir (Karadâvî, el-Halâl ve’l-Harâm, s. 87.) Kaş aldırmada kadının kocasına güzel görünmek istemesi de bir mazeret olamaz. Yani kadının, kocası için de olsa kaşlarını alması caiz değildir.
Ancak fakihler kadınlarda çıkan bıyık, sakal gibi anormal tüylerin onların aslî fıtratından olmadığını ve bunların alınmasının câiz olduğunu söylemişlerdir. Burada kadın için güzel görünmesi gereken kimsenin kocası olduğunu ve ancak ona karşı süslenip güzel görünmeye çalışmasının meşru hatta müstehap olduğunu ifade edelim.
Günümüzde yaygınlaşmaya başlayan kadınların sun’î müdahalelerle kirpiklerini uzatmaları da fıtratı tağyir olup câiz değildir.
Hikmet.net