Hasta, yolcu ve düşman karşısındaki kişilerin zaruret durumlarında namazlarını ima ile kılmaları caizdir. İma yapacak kişi, normal abdest alabilecek durumda değilse teyemmüm alır. Mesela bir hasta bu teyemmümü, yanında bulundurduğu bir tuğla ile yapabilir.
Îmâ ile Namaz Şu Şekilde Kılınır:
Îmâ ile namaz kılınırken dönülebildiği kadarıyla kıbleye dönülür. Ayaklar kıbleye uzatılır. Uzatacak durumda değilse uzatmaz. Binek üzerinde, arabada, trende vs ise, bunların gittiği istikamete dönerek ve oturarak namazını kılar. Îmâ ile namazda, namazın rükünlerinden yapılabilenler tam yapılır.
Mesela bazı hastalar rükûya eğilebiliyorlarsa eğilirler. Eğilemiyorlarsa başlarını eğerek îmâ ederler. Secde için başlarını rükûda eğdiklerinden biraz daha fazla eğerler. Ayakta durabiliyorlarsa dururlar, duramıyorlarsa otururlar, oturamıyorlarsa yatarlar, yattıkları yerden kıbleye dönerler. Dönemiyorlarsa ayaklarını kıbleye uzatırlar. Uzatamıyorlarsa bulundukları şekilde kılarlar.
Başlarını fazla eğemiyorlarsa eğebildikleri kadar eğerler. Bütün bunları yaparken sure, dua, zikir ve tesbih vazifelerini yerine getirirler. Secdede, başını koymak için önüne bir yastık vs. koyması gerekmez. Kıyamda eller bağlanır, rükuda, rükudan kalkınca, secdede, iki secde arasında ve tahiyyatta eller uyluklarda (dizlerde) olur.
Îmâ ile namaz da tam namaz gibidir. İadesi ve kazası gerekmez.