Değerli kardeşimiz,
Âdetlinin ve lohusanın namaz kılmaları ve secde yapmaları haramdır. Namaz ister farz, ister vacip, ister sünnet, ister nafile ve isterse geçmiş bir namazın kazası olsun. Secde de ister Kur’ân-ı Kerîm’deki secde âyetlerinin okunması ve dinlenmesiyle yapılacak olan tilâvet secdesi olsun, isterse şükür secdesi olsun. Dolayısıyla âdetlinin ve lohusanın, her nasılsa, okudukları ya da duydukları secde âyetinden ötürü tilavet secdesi yapmaları gerekmez çünkü kendilerinde bunun için gerekli olan ehliyet yoktur. Diğer bir ifadeyle, namaz kılmaları için gereken şartlar tilavet secdesi için de geçerlidir. O şartlar oluşmadıkça tilavet secdesi yapmaları gerekmez.
Âdet gören bir kadın için namazın farz olması ve namaz mükellefiyetinin düşmesi için her namaz vaktinin, bir başlangıç tekbiri sığacak kadarki son anına itibar edilir. İmam-ı A’zam’a göre başlangıç tekbiri (tahrîme) sadece “Allah” demekle de olabilir. Dolayısıyla son andan maksat, “Allah” diyebilecek kadar bir zamandır. Mesela âdeti kesilen bir kadın, bir kere Allah diyecek kadar, öğle vaktinin sonuna yetişmişse, o öğle namazı o kadına farz olmuştur. Kazasını yapması gerekir. Bunun tersi de söz konusudur. Yani herhangi bir namaz vaktinin çıkmasına “Allah” diyecek kadar bir süre kaldığında kadın kan görse o vaktin namazı kendisinden düşer. Bu namazın kazası da gerekmez. Tabii temizlik hâlindeki bir kadının namazını bu kadar geciktirmesi de doğru değildir.
Kadın âdetli günlerindeki namazlarından sorumlu olmadığı için son anında kan gördüğü vaktin namazı üzerinden düştüğü gibi başladığı farz namaz esnasında kan gelse o namaz da üzerinden düşer. Ancak başladığı ve o esnada kan gördüğü namaz nafile ise kan gelmekle bozulur ama sonradan kaza edilmesi gerekir çünkü nafileye başlamak onu bitirmeyi gerekli kılar.
Namaz; kadın ister ilk âdet gören, isterse düzgün âdetli olsun, kanın ilk görüldüğü andan itibaren terk edilir. On günü geçmedikçe, âdet günlerinin sayısını aşan kan ile de namaz terk edilir. Yine âdet zamanı gelmeden fakat en az on beş gün temiz kaldıktan sonra gelen kan ile de namazı bırakır. Sonra bunların âdet kanı olmadığı anlaşılırsa bıraktığı namazları kaza eder.
Kadının âdet günlerinde kılamadığı namazları sonradan kaza etmemesinin bir hikmeti de kolaylıktır zira o kadar namazı kaza etmek kadına zor gelecektir. Bu da Allah’ın kadınlara olan bir rahmet tecellisidir. (Kadın ve Aile İlmihali)
Selametle kalınız.