Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Hikmet.Net
Sorunuzu Sorun
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
Hikmet.Net
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır | hikmet.net
KÖŞE YAZILARISORU-CEVAPLAR

Allah Hakkında Hüsnüzan

Yazar: Dr. Yüksel Çayıroğlu 14 Ocak 2025
Yazar Dr. Yüksel Çayıroğlu 14 Ocak 2025
Paylaş: 0FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
213

İçindekiler

  • NİÇİN ALLAH HAKKINDA HÜSNÜZAN ETMELİYİZ?
  • ALLAH HAKKINDA HÜSNÜZAN EDİLECEK YERLER
  • Duada Hüsnüzan
  • Tevbe ve İstiğfarda Hüsnüzan
  • Ölüm Anında Hüsnüzan
  • Bela Zamanlarında Hüsnüzan
  • NETİCE

İslâm ahlâkının en mümeyyiz vasıflarından biri olan hüsnüzan, aksini gösteren açık deliller olmadığı sürece başkaları hakkında güzel kanaat besleme ve iyi düşüncelere sahip olma demektir. Âyet ve hadisler, insanların hâl ve tavırlarının iyiye yorulması, açıkça bilinen ve görülen gerçeklerin ötesinde kimse hakkında kötü kanaat beslenmemesi gerektiğini emreder. Mesela Nûr suresinde, mü’minlerin birbirleri hakkında iyi şeyler düşünmeleri gerektiği ifade edilirken (en-Nûr, 24/12), Hucurat suresinde de yersiz ve kötü zandan kaçınılması gerektiğine işaret edilir (el-Hucurât, 49/12).

İslâm âlimleri de mü’minler arasında yol açacağı bir kısım zarar ve yıkımları göz önünde bulundurarak suizannın haram olduğunu ifade etmişlerdir. Hatta suizannın kalb ile yapılan bir gıybet olduğunu ifade eden İmam Gazzalî, günah yönüyle onun dil ile yapılan gıybetten farksız olduğuna dikkat çekmiştir.

Peki, hüsnüzan ve suizan sadece insanlar hakkında mı geçerlidir? Maalesef çokları, Allah hakkında da güzel düşüncelere sahip olunması ve kötü kanaatlerden kaçınılması gerektiğinin farkında değildir. İnsanlar özellikle belâ ve musibet zamanlarında bilerek veya bilmeyerek Allah hakkında yanlış zanlara girer, kötü düşünceler geliştirirler. Soru ve sorgulamalarıyla, itiraz ve şüpheleriyle Allah’ın af ve merhametine, azamet ve büyüklüğüne yakışmayan tavırlar ortaya koyarlar.

Bunun önemli bir sebebi, insanın Allah’ın isim ve sıfatları hakkında yeterince bilgi sahibi olmamasıdır. Çünkü Allah’ın en güzel isim ve sıfatlara sahip olduğunu, rahmetinin her şeyi kuşattığını, her icraatında sayısız hikmetler bulunduğunu, asla abes fiil işlemeyeceğini, kullarına zerre miktarınca zulmetmeyeceğini bilen bir mü’minin, Yüce Yaratıcı hakkında kötü kanaat ve fikirlere sahip olması düşünülemez.

Bunun diğer bir sebebi ise insanın olup biten her şeyi kendi huzuru, kendi mutluluğu ve kendi çıkarları açısından değerlendiren bencil bir fıtrata sahip olmasıdır. Nitekim Kur’ân da insanın fıtraten bencil ve haris bir fıtrata sahip olduğuna, kendisine bir kötülük dokunduğu zaman hemen sabırsızlık gösterip feryadı basacağına işaret eder (el-Meâric, 70/19-20).

NİÇİN ALLAH HAKKINDA HÜSNÜZAN ETMELİYİZ?

Oysaki Allah hakkında kötü zanlar besleyen kimseleri zemmeden, O’nunla ilgili her zaman hüsnüzan edilmesi gerektiğini emreden, bunun insana sevap kazandıracak büyük bir ibadet olduğunu beyan eden ve Allah’ın, insanın zan ve beklentilerine göre onunla muamele edeceğini belirten çok sayıda ayet ve hadis varit olmuştur. Mesela Yüce Allah, Uhud savaşı sonrası münafıkların (veya bazı Müslümanların) Allah hakkında cahiliyye insanlarının yaptığı gibi uygunsuz zanlara kapılmalarını tenkit etmiştir (Âl-i İmrân, 3/154).

Fussılet sûresinde yer alan, “İşte Rabbiniz hakkında beslediğiniz bu kötü zandır ki sizi mahvetti de, o yüzden hüsrana uğrayanlardan oldunuz.” (41/23) ayeti ise açıkça Allah hakkındaki yanlış ve kötü zanların insanı nasıl bir felakete sürükleyebileceğine işaret eder. Nitekim Hasan-ı Basrî Hazretleri bu âyeti okuduktan sonra şu yorumu yaparmış: “İnsanların ameli Rablerine olan zanlarına göredir. Mü’min Allah’a güzel zanda bulunur, güzel amel yapar; kâfir ve münafık ise kötü zanda bulunur ve kötü amel yaparlar.”

Konuyla ilgili rivayet edilen, “Ben, kulumun zannı üzereyim. Şayet o, Benim hakkımda güzel zanlarda bulunursa ona kavuşur, kötü zanda bulunursa ona da kavuşur.”(Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 15/36) şeklindeki kutsî hadis de insanın hüsnüzan ettiği şeylere kavuşacağını müjdeler. Abdullah b. Mes’ud’un şu sözleri de aynı noktaya işaret eder: “Kendisinden başka ilah olmayan Allah’a yemin olsun ki mü’min bir kula Allah hakkındaki hüsnüzannından daha hayırlı bir şey verilmemiştir. Kulun Allah hakkındaki hiçbir güzel zannı yoktur ki Allah zannettiği şeyi kuluna vermemiş olsun. Zira hayır, O’nun elindedir,” (Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, 10/148).

Buradan da açıkça anlaşılacağı üzere Allah hakkında güzel düşüncelere sahip olmak ve O’ndan hayırlı neticeler beklemek hem önemli bir ibadettir hem de oldukça semeredar bir ameldir. İşte bu itibarladır ki Allah Resûlü (s.a.s), “Şüphesiz ki Allah Teâlâ hakkında hüsnüzan etmek, ibadetin en güzelindendir.” buyurmuştur (Tirmizî, Daavât 152).

Evet, Allah hakkında hüsnüzan etmek çok önemlidir. Zira bu, aynı zamanda Onu hakkıyla tazim etme, yüce isim ve sıfatlarıyla yâd etme, şanına yakışmayacak her şeyden tenzih etme ve O’nun insan ve varlık üzerindeki tecelli ve tasarruflarını doğru anlama ve yorumlama demektir.

Öte yandan bizim Allah hakkındaki zannımız (kanaat, tasavvur ve beklentilerimiz), iman, tevekkül ve ümit duygularımıza tesir edecek; dua, ibadet ve kulluk hayatımızı etkileyecektir. Allah hakkında hüsnüzan eden bir kişi her daim Allah’ın af ve rahmetini ümit edecek, Onun koruma ve gözetimine sığınacak, yardım ve lütfunu bekleyecektir. Bu da onu itminan ve ruh dinginliğine kavuşturacak, sabır ve tahammül gücünü artıracak, Allah’tan gelen her şeyi rızayla karşılamasını sağlayacaktır. Böylece kişi zorluk ve sıkıntılara karşı daha metanetli hâle gelecek, yaşanan hâdiseleri sağduyu ve hikmetle değerlendirecektir.

Allah hakkında suizanlara giren kimse ise Onunla kulluk münasebetlerini koruyamayacak, sıkıntılar karşısında güç ve iradesini kaybedecek, ümitsizlik bataklığında kıvranacaktır.

ALLAH HAKKINDA HÜSNÜZAN EDİLECEK YERLER

  1. Duada Hüsnüzan

İnsanın Allah hakkındaki zan ve düşünceleri, onun dua hayatına yakından etki eder. Mü’min katiyen bilir ve inanır ki Allah, kendisine yönelen bütün yalvarış ve yakarışları işitir ve bütün dualara icabet buyurur. Efendimiz de (s.a.s), “Kesin kabul edeceğine inanarak Allah’a dua edin.” (Tirmizi, Daavât 67) şeklindeki sözleriyle bu konudaki mü’mince düşünceye işaret etmiştir. Fakat Allah’ın duaları kabul etmesi ve onlara icabet buyurması her zaman mü’minin istek ve taleplerine birer bir uygun düşmeyebilir. Allah, kulların isteklerini bazen aynıyla verirken, bazen de daha hayırlısını vermek suretiyle dualara mukabelede bulunur. Bu mukabele maddî olabileceği gibi manevî de olabilir; dünyevî olabileceği gibi uhrevî de olabilir. Nitekim Efendimiz (s.a.s) bir hadislerinde Allah’ın yapılan dualara şu üç şekilden biriyle mukabelede bulunacağını ifade buyurmuştur: Bazen duada istenileni hemen verir; bazen duasını onun için ahiret azığı yapar, bazen de duada istediğini aynıyla vermese de duası sebebiyle buna denk bir kötülüğü ondan uzaklaştırır (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 17/213).

İşte bunun bilincinde olan bir mü’min, yaptığı dualara bire bir karşılık alamadığı için inkisar ve ümitsizliğe düşmez. O bilir ki her şeyden önce dua, önemli bir ibadettir ve Allah, Kendisine arz edilmiş sebepler üstü yakarışı hiçbir zaman karşılıksız bırakmayacaktır.

Bu hakikatin yeterince farkında olmayan niceleri Allah’tan istedikleri şeylerin aynısıyla gerçekleşmediğini veya cevabın geciktiğini görünce maalesef dua etmeyi terk edebiliyor ve Allah hakkında uygunsuz düşüncelere kapılabiliyorlar. Bu ise gelecek pek çok hayır ve bereketten nasipsiz kalmalarına yol açıyor. Zira Allah Resûlü şöyle buyurur: “Sizden biri acele etmediği sürece duasına icabet buyrulur. Onun acele etmesi ise ‘Dua ettim fakat kabul edilmedi.’ demesidir” (Buharî, Daavât 20). Şayet onlar hüsnüzanlarını devam ettirmiş olsalardı asla dua ve yakarışlarına son vermez ve asla ümitsizliğe düşmezlerdi.

  1. Tevbe ve İstiğfarda Hüsnüzan

Mü’min bilir ve inanır ki Allah, kullarına karşı sonsuz merhamet ve şefkat sahibidir. O’nun rahmeti her şeyi kuşatmıştır ve gazabına sebkat etmiştir. O, rahmet etmeyi Kendisine ilke edinmiştir. O’nun af ve mağfiret kapısı herkese açıktır. Yapılan tevbeleri kabul eder, istiğfar eden günahkâr kullarını affeder. Aksi yöndeki düşünceler Allah hakkında suizan ifade eder ve insanları ümitsizliğe sevk eder. Nitekim hadislerde de kul tevbe ve istiğfara devam ettiği sürece Allah’ın af ve mağfiretiyle mukabelede bulunacağı ifade edilmiştir (Müslim, Tevbe 29). Aynı şekilde Cenab-ı Hak, rahmetinden asla ümit kesilmemesi gerektiğini ifade buyurmuş (ez-Zümer, 39/53), ancak dalalete düşenlerle (el-Hicr, 15/56), kâfirlerin rahmetinden ümit keseceğini belirtmiştir (Yusuf, 12/87).

  1. Ölüm Anında Hüsnüzan

Mü’min hayatı boyunca Allah hakkında hüsnüzannını korumalıdır. Fakat özellikle ölüm anında Allah’ın rahmet ve mağfiretine güvenmenin, reca hisleriyle dolmanın, affedilmeyi ümit etmenin ayrı bir önemi vardır. Çünkü normal zamanlarda Allah hakkında hüsnüzan, insanı aldatabilir ve onu tembelliğe sevk edebilir.

Aslında hüsnüzan amelle birlikte bulunduğu takdirde Allah katında bir değer ifade eder. Amele yönelmeksizin insanın af ve mağfiret umması, şeytanın büyük bir aldatmacasıdır. Çünkü o, aslı olmayan bir kuruntu ve vehimden ibarettir. Hasan-ı Basri’nin, “Mü’min, Rabbi hakkında hüsnüzan eder ve salih ameller işler. Facir ise Rabbi hakkında suizan eder ve kötü ameller işler,” (İbn Ebi Şeybe, Musannef, 7/187) sözü de bunu ifade eder. Fakat ölüm anında artık amel imkânı da ortadan kalktığı için insanın yapabileceği en güzel iş, Allah’ın af ve merhametini ummasıdır. İşte bu sebepledir ki Allah Resûlü (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Sakın Allah hakkında hüsnüzan etmedikçe ölmeyin!” (Müslim, Cennet 82).

  1. Bela Zamanlarında Hüsnüzan

Daha önce de ifade edildiği üzere Allah hakkında hüsnüzan etmenin en gerekli olduğu yerlerden biri de belâ ve musibet zamanlarıdır. Bu ister hastalık, borç, fakirlik ve ölüm gibi şahsa isabet eden musibetler olsun, isterse arzî ve semavî âfetler veya zulüm ve işkenceler gibi umuma isabet edenler olsun fark etmez. Maruz kalınan sıkıntı ve zorlukların bitmediğini, yapılan dualara hemen cevap verilmediğini gören kişi bazen Allah hakkında uygunsuz düşüncelere girebilir. Mesela -hâşâ ve kellâ- zulüm ve gadirlerden Allah’ı sorumlu tutabilir. Onun kullarını kendi hallerine terk ettiğini veya zulüm ve haksızlıklara rıza gösterdiğini zannedebilir. Halbuki bütün bunlar, Allah hakkında asla söz konusu olamayacak vehim ve kuruntulardan ibarettir.

Kur’an, peygamber hayatlarından verdiği misallerle mü’minlere, zor zamanlarda Allah’la nasıl bir münasebet içinde bulunmaları gerektiğini anlatır. Mesela Mekke müşrikleri Efendimiz’i (s.a.s) öldürmek üzere Hira mağarasının kapısına kadar geldiklerinde O, beraberinde bulunan Hz. Ebû Bekir’e şöyle der: “Tasalanma, zira Allah bizimle beraberdir.” (et-Tevbe, 9/40); “Ya Ebu Bekir, üçüncüleri Allah olan iki kişi hakkındaki zannın nedir?” (Buharî, Menâkıb 30).

Kızıldeniz’in kenarında Firavun orduları tarafından kıskıvrak yakalandıklarını zanneden kavmine karşı Hz. Musa da benzer mukabelede bulunmuştur: “Hayır, asla! Rabbim benimledir ve O muhakkak bana kurtuluş yolu gösterecektir!” (eş-Şuarâ, 26/62). Aynı şekilde Nemrut tarafından ateşe atılan Hz. İbrahim’in ağzından da, “Vekil olarak Allah yeter, O ne güzel vekildir.” sözleri dökülmüştür (Buharî, Tefsiru’l-Kur’ân 70).

Her üç misalde de büyük tehlikelerle karşı karşıya kalan ve katlanılması zor meşakkatlere duçar olan peygamberlerin Rableri hakkındaki güzel düşünceleri, yardım beklentileri ve sarsılmaz güvenleri üzerinde durulur. Nitekim çok sayıda ayet-i kerimede de yardımın yalnız Allah katında olduğu vurgulanır ve mü’minlerin Onun yardım ve inayetini beklemesi gerektiği üzerinde durulur (Bkz. Âl-i İmran, 3/126; el-Enfâl, 8/10). Konuyla ilgili bir âyet-i kerime şöyledir: “Eğer Allah size yardım ederse, size üstün gelecek hiç kimse olamaz. Şayet o sizi yardımsız bırakırsa, artık Ondan sonra kim size yardım edebilir ki? Öyleyse müminler yalnız Allah’a güvenmelidirler,”(Al-i İmran, 3/150).

Belâ ve musibet zamanlarında Allah hakkında hüsnüzannın gereği, mü’minlerin daha fazla Allah’a dayanıp güvenmeleri, sürekli ferec ve mahreç beklentisi içerisinde olmaları ve zahiri yüzleri çirkin hâdiselerin arkasında yatan hikmet ve faydaları görmeye çalışmalarıdır. Her zorlukla birlikte bir kolaylığın olduğuna, her geceyi bir gündüzün takip ettiğine ve her hezimetin arkasından zaferin geleceğine inanma da yine Allah hakkındaki hüsnüzannın gereğidir. Mesela bir hadislerinde Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurur: “Darlık ve yokluğa maruz kalan bir kimse şayet Allah’ın onu izale edeceğine kesin olarak inanırsa, Allah’ın onu hemen veya yakın bir zamanda rızıklandırması yakındır,” (Tirmizî, Zühd 18).

Dolayısıyla mü’mine düşen vazife, maruz kaldığı sıkıntıları sabır ve rızayla karşılaması, bunların izalesi adına Allah’a yalvarması, Onun yardım ve inayetini beklemesidir. Kur’an bize Tebük seferinden geride kalan üç sahabinin durumunu anlatır. Allah Resûlü ve sahabe-i kiramın kendileriyle konuşmama kararı sonrasında yeryüzü kendilerine dar gelmiş, vicdanları onları sıktıkça sıkmıştı. Fakat âyet-i kerimenin bildirdiğine göre, Allah’tan başka sığınacak bir kapı olmadığını anladıkları anda Allah tevbelerini kabul buyurmuştur (et-Tevbe, 9/118). Sahabe-i kiramın hayatına yakından göz atılacak olursa, onların şartların zorluğuna bakmaksızın her zaman Allah hakkındaki iyi düşüncelerini devam ettirdikleri ve her daim Ona güvenip dayandıkları görülür.

NETİCE

Kısacası bir mü’mine düşen vazife Allah’ın, dualarına icabet edeceğine, ibadet ü taatlerini kabul buyuracağına, günahlarını affedeceğine, zorda kalmışlara yardım edeceğine kesin olarak inanmasıdır. O kesin olarak bilmelidir ki Allah insanlara zerre kadar bile olsa zulmetmez. (en-Nisa, 4/40) İnsanın Allah hakkındaki kanaatleri, inançları ve beklentileri ahirette sevap olarak, dünyada da lütuf ve ihsan olarak kendisine dönecektir. Allah hakkında hüsnüzan eden, hakkıyla O’na tevekkül edip teslim olan kimse, huzur ve itminana erecek, dünyevî korku ve endişelerden sıyrılacak, karamsarlık ve ümitsizlik bataklığına düşmeyecektir. Bazılarının zannettiği üzere Allah hakkındaki güzel düşünceler insanı tembellik ve gevşekliğe atmayacak; bilakis salih amellere karşı onun irade ve himmetini bileyecektir.

Kaynak: Tr724.com

Allahhüsnüzaniyi düşünme
Paylaş: 0 FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
Dr. Yüksel Çayıroğlu

Önceki Yazı
Kilo vermek için oruç tutmanın sevabı da var mıdır?
Sonraki Yazı
İştirak-i a’mali uhreviye ile “İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez.” (Necm, 39) ayeti arasında bir tenakuz var mıdır?

Benzer Yazılar

Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir? Kullanan kişinin başını örtmemesi...

Saf balmumu yemek haram mıdır?

Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç Almakta Dinen Bir Mahzur...

Hilye-i Şerif nedir? Sünnet kaynaklı mıdır? Tarihimizde önemi nedir?

Ziraat bankasının verdiği hayvancılık destek kredisi alınabilir mi?

Bu Hafta En Çok Okunanlar

  • Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi verir misiniz?

  • Anne-babası razı olmayan kişinin haccı geçerli midir?

  • Kesilen saç ve tırnak ne yapılmalıdır?

  • Hamile kadını iddet süresi ne kadardır?

  • Müzik ve Çalgı Aletleri Üzerine

En Son Eklenenler

  • Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

  • Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir? Kullanan kişinin başını örtmemesi durumu değiştirir mi?

  • Saf balmumu yemek haram mıdır?

  • Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç Almakta Dinen Bir Mahzur Var Mıdır?

  • Hilye-i Şerif nedir? Sünnet kaynaklı mıdır? Tarihimizde önemi nedir?

E-Bülten

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

Editörün Seçimi

Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

14 Ekim 2025

Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir?...

13 Ekim 2025

Saf balmumu yemek haram mıdır?

12 Ekim 2025

Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç...

3 Ekim 2025

Hilye-i Şerif nedir? Sünnet kaynaklı mıdır? Tarihimizde önemi...

21 Eylül 2025

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

hikmet_beyaz_logo
Soru Sor
Facebook Twitter Instagram Youtube Telegram

Linkler

    • Bizimle Çalışın
    • Bize Ulaşın
    • Amacımız
    • Yayın Politikası
    • Telif Hakları
    • Gizlilik Politikası

İşbirliğiyle...

Kategoriler

SORU-CEVAPLAR İBADET AKİDE VE İNANÇ KADIN VE AİLE NAMAZ HELAL-HARAMLAR ORUÇ AHLAK ZEKAT- FİTRE- SADAKA TİCARET VE FİNANS DUA UFKU TEMİZLİK HAC- UMRE KURBAN Gündem Yazıları ÇOCUK MUHTELİF AHİRET YİYECEK İÇECEKLER SİYER METAFİZİK KURAN-I KERİM

© Telif Hakkı 2024, Tüm Hakları Saklıdır  | hikmet.net

  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz.
Gizlilik PolitikasıTamam
Manage consent

Privacy Overview

This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
Necessary
Her Zaman Etkin
Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. These cookies ensure basic functionalities and security features of the website, anonymously.
ÇerezSüreAçıklama
cookielawinfo-checkbox-analytics11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Analytics".
cookielawinfo-checkbox-functional11 monthsThe cookie is set by GDPR cookie consent to record the user consent for the cookies in the category "Functional".
cookielawinfo-checkbox-necessary11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookies is used to store the user consent for the cookies in the category "Necessary".
cookielawinfo-checkbox-others11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Other.
cookielawinfo-checkbox-performance11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Performance".
viewed_cookie_policy11 monthsThe cookie is set by the GDPR Cookie Consent plugin and is used to store whether or not user has consented to the use of cookies. It does not store any personal data.
Functional
Functional cookies help to perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collect feedbacks, and other third-party features.
Performance
Performance cookies are used to understand and analyze the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.
Analytics
Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.
Advertisement
Advertisement cookies are used to provide visitors with relevant ads and marketing campaigns. These cookies track visitors across websites and collect information to provide customized ads.
Others
Other uncategorized cookies are those that are being analyzed and have not been classified into a category as yet.
KAYDET & ONAYLA
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz’in Ahlakı
        • Efendimiz’in Ailesi
        • Efendimiz’in Mucizileri
        • Efendimiz’in Savaşları
        • Efendimiz’in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur’an-ı Kerim
        • Kur’an Okuma ve Meal
        • Kur’an’ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog