Değerli kardeşimiz,
Şayet düşüğün organlarının hepsi veya el, ayak, parmak, saç gibi uzuvları belirmiş ise, anne lohusa sayılır. (El- Hidaye, 1/42) Lohusalık ise kadından kadına değişir. Bazı kadınlarda bu süre, bir gün dahi olabilir. Lohusalık süresi, kanın kesilmesiyle son bulur. Lohusalığın asgarî süresi yoktur. Azamî süre ise kırk gündür. (Ebû Dâvud, Taharet 119; Tirmizî, Taharet, 105.)
Eğer lohusalık kanı kırk günü geçecek olursa, bu kan istihaza kanıdır ve kadın özürlü sayılır. Bir özürlü gibi davranır. Her namaz için abdest alarak namazını kılabilir. Kur’an okuyabilir. Ancak cinsi münasebette bulunabilirse de ihtiyaten bulunmaması daha iyidir. Çünkü kan henüz devam etmektedir.
Düşüğün organları teşekkül etmemiş ise gelen kan üç günden az sürerse, bu kan istihaza kanıdır. Bu durumda kadın özürlü sayılır ve yukarıdaki özürlü için geçerli hususlar burada da geçerlidir. Eğer bu kan en az üç gün sürerse ve öncesinde de tam bir temizlik dönemi geçmişse, adet kanıdır.
Bir kadın, düşükten önce veya sonra kan görür ve düşüğün organları da belli olursa, kadının önceki görmüş olduğu kan loğusalık kanıdır. Düşükten sonra kan gördüğü için, o kadın loğusa sayılır. (Fetava-i Hindiyye, 1/132–133; Fethu Babi’l İnaye, 1/146; Mülteka, Terc. Nifas bahsi.)
Kürtajla alınan çocuk da aynen düşük gibi değerlendirilir.
Selametle kalınız.
**
Lohusalık kanından sonra devam eden kanın hayız kanı olma ihtimali var mıdır?