اَللّٰهُمَّ فَارِجَ الْهَمِّ، كَاشِفَ الْغَمِّ، مُجِيبَ دَعْوَة الْمُضْطَرِّينَ، رَحْمٰنَ الدُّنْيَا وَاْلآخِرَةِ وَرَحِيمَهُمَا، أَنْتَ تَرْحَمُنِي، فَارْحَمْنِي بِرَحْمَةٍ تُغْنِينِي بِهَا عَنْ رَحْمَةِ مَنْ سِوَاكَ ❁
Ey tasaları gideren, gam ve kederlerden kurtuluş yolları lütfeden ve ızdırar içinde kıvranan kullarının dualarına her zaman cevaplar veren Allahım! Ey dünya ve ahiretin Rahman ve Rahîm’i! Bana yalnız Sen merhamet edersin. Bu muhtaç ve muzdarr kuluna, başkalarının merhametinden müstağni kılacağın keyfiyette merhamette bulun. Âmin.
Hadis-i şeriflerde bu dua hakkında şöyle bir rivayet yer almıştır.
Hazreti Aişe (radıyallahü anhâ) naklediyor: Babam Ebû Bekir (radıyallahü anh) yanıma geldi ve “Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bana öğrettiği duayı işittin mi?” diye sordu. Ben de, “Hangi dua imiş o?” dedim. Babam şöyle cevap verdi: Bu duayı Hazreti İsa (aleyhisselam) da havarilerine öğretir ve şöyle dermiş: Birinizin üzerinde dağ kadar borç olsa ve bu dua ile Allah’a yalvarıp yakarsa, Allah mutlaka o kulunun borcunu öder (ödemesine yardım eder).