Yaşayan İlmihal programında fıkıh kavramını anlamaya devam ediyoruz. Önceki bölümde fıkının ameli hükümleri ve muamelatı içerdiğini belirtmiştik. Bu programda ele alınan ana konular şu şekildedir:
Fıkıh aynı zamanda Kur’an ve Sünnet’ten elde edilen dini bilgilere dayanır. Yani Şer’i delillerden (Kur’an ve Sünnet) elde edilen tüm dini bilgiler fıkıh olarak kabul edilir. Bu, imanî konuları, ibadetleri ve ahlaki mevzuları içerir.
Fıkıh tanımlarından biri de İmam Azam’a aittir: İnsanın faydasına ve zararına olan şeyleri bilmesi. Bu da Kur’an ve Sünnet’ten türetilir. İmam Azam’a göre fıkıh, İslami ilimler içinde ibadetleri, muamelatı ve ukubatı ele alan bir konudur.
Bu programımızda ele alınan fıkıh, ibadetleri, muamelatı ve ukubatı içeren bir fıkıh olacaktır. İslami ilimler içinde fıkıh, bu konuları ele alır.
Fıkıh tanımları içinde bir diğeri de Allah’ın kanunlarını anlama ve insanların faydalarını ve zararlarını bilme süreci olarak ifade edilir. Bu fıkıh, ahirete dair düşünceleri de içerir. Yani fıkıh, sadece dünya ile sınırlı olmayıp, ahirete yönelik hükümleri de içerir.
Fıkıhta kanun koyucu Allah’tır. İslam hukukunun temel kaynağı Kur’an’dır. Sünnet, icma ve kıyas gibi kaynaklar da kullanılır.
Fıkıh tarihi altı döneme ayrılır:
- Peygamber Efendimizin dönemi
- Sahabe dönemi
- Abbâsîler dönemi
- Selçuklular dönemi
- Mecelle’den önceki dönem
- Mecelle’den günümüze kadar olan dönem
Peygamber Efendimizin dönemi ve sahabe dönemi, fıkıh tarihinin en önemli dönemleridir. İslam hukuku bu dönemlerde şekillenmiştir.
Fıkıh, Kur’an ve Sünnet’e dayanır ve tedricilik, kolaylık ve nesih gibi prensipleri içerir. İslam’ın kolaylık din olduğu vurgulanır.
Sonuç olarak, fıkıh ince anlayış, ince kavrama demektir. Umumi bir tarif içerisinde, insanın yararına ve zararına olan şeyleri bilmesi demektir. İslam ilimleri içerisindeki tarifine gelince, Kur’an ve sünnet gibi iki şer’i delilden ameli hükümleri çıkarmaktır veya çıkarılan ameli hükümlerin toplu bilgisidir.
Fıkıhtan sonra inşallah gelecek programımızda mezhep konusuna girmeyi düşünüyoruz. Cenab-ı Hak rızasına muvafık yaşamayı, fıkha uygun hareket etmeyi lütfetsin.