Meyte, şer’î boğazlama yapılmadan ölmüş olan murdar hayvan demektir. Buna göre, eti mubah olan hayvanlardan insan müdahalesi olmaksızın kendiliğinden ölen bir hayvan meyte olduğu gibi, şer’î kesim usullerine riayet edilmeden insan fiiliyle öldürülen hayvan da meyte hükmünü alır. Nitekim Mâide sûresinde geçen âyet-i kerimede, meyte ve onun beş çeşidinin haram kılındığı ifade edildikten sonra, “Boğazladıklarınız müstesna.” buyrulması, meytenin, şer’î tezkiye yapılmadan ölen hayvan mânâsına geldiğine bir delil teşkil etmektedir. Fukaha, konuyla ilgili kesin yasaklayıcı Kur’ân âyetlerinin delâletinden yola çıkarak, murdar hayvanın etinin haram olduğunda icma etmişlerdir.
Meyte’nin dilimize leş veya lâşe şeklinde tercümesi eksik bir tercümedir. Çünkü leş, ölmüş ve hatta öldükten sonra da kokuşmaya başlamış hayvan için kullanılır. Leşin Arapça’daki karşılığı “cife” kelimesidir. Türkçe’de meyte mânâsını karşılayan kelime ise “murdar” kelimesidir. Çünkü murdara sözlükte, kirli, pis, iğrenç mânâlarının yanında bir de “şeriat hükümlerine göre kesilmemiş hayvan” anlamı verilmektedir. Ne var ki leş ve lâşe kelimelerinin de meyte (murdar hayvan) yerine kullanıldığı görülmektedir.