Soru Detayı: Ben bir obezite (şişmanlık) hastasıyım. Tedavi olmak üzere bir diyetisyene gittim. Fakat uygulayacağı programda Ramazan ayında oruç tutamayacağımı söyledi. Ben normal şartlarda orucumu hiç bırakmayan biriyim. Bu durumda ben ne yapmalıyım?
Ramazan-ı Şerifteki oruç, İslâmiyet’in rükünlerinin birincilerindendir ve insanın Müslümanlığının en büyük alâmetlerindendir. Orucun farz olması, pek çok ayet ve hadisle sabittir. Orucun kişiye ve topluma kazandırdıkları pek çoktur. Bunları sitemizden okuyabilirsiniz. Efendimiz de bir hadislerinde bir gün Ramazan orucunu kaçıranın bütün seneyi oruçlu geçirse bile onun yerini tutmayacağını belirtmektedir.
Ancak orucunu tutamayacak kadar hasta olan veya oruç tuttuğunda hastalığının artması, uzaması söz konusu olan kimselerin, yolcuların ve bir de çocuk emziren, hamile olan veya hayız ve nifas halinde bulunan kadınlar oruç tutmaz. Bunlar oruçlarını Ramazan ayından sonra kaza ederler. Çok yaşlı olanlarla, iyileşemeyecek durumda olan hastalar da tutamadığı günler sayısınca fitre verirler.
Oruç tutmamayı mazur kılan özürler, insan hayatının normal devam etmesine mani olan hastalıklardır. İnsan şayet tedavi olmazsa hayatı tehlikeye girecek veya iyileşmesi uzun zaman alacak hastalıklar durumunda oruç tutmayabilir. Ancak oruçluyken bu tür sıkıntılar olmayacaksa ve hastalık devam eden bir durumsa; buna cidden işinin uzmanı ve ülkemiz için konuşacak olursak, dinî hassasiyeti olan bir doktorun karar vermesi gerekir. Onun dışında doktor, dine ve oruca karşı birisiyse veya bunu konunun uzmanı olmayan kişiler söylüyorsa bunlar dikkate alınmaz.
Sizin soruda belirttiğiniz durum normal şartlarda oruç tutmamak için bir mazeret teşkil etmez. Çünkü bu çok acil tedavi gerektiren ve oruç tutmamayı mübah kılacak bir rahatsızlık gibi görünmüyor. Ramazandan sonra da böyle bir tedaviye başlanabileceği gibi, orucu terk etmeyecek şekilde bir tedavi yöntemi de bulunabilir. Çünkü yukarıda da belirttiğimiz gibi orucu sonraya bırakmanın caiz olması için, oruç tutulduğunda kişinin telefine yol açacak, hastalığını ilerletecek veya hastalığının uzamasına sebebiyet verecek bir hastalık olmalıdır.
Bu genel prensipler ışığında, sizin durumunuz mutlaka ve acil tedaviyi gerektiriyorsa ve doktorunuz da -bu işin uzmanı olduğu anlaşılıyor- dini hassasiyetleri olan veya en azından dine karşı önyargısı olmayan bir doktorsa bu konuda siz kanaat-i vicdâniyenize göre hareket edebilirsiniz.