Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Hikmet.Net
Sorunuzu Sorun
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
Hikmet.Net
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır | hikmet.net
İBADETSORU-CEVAPLARTEMİZLİK

Vücuttaki Kılların Şekil, Bakım ve Temizliği

Yazar: Hikmet.Net 21 Ağustos 2015
Yazar Hikmet.Net Tarih: 21 Ağustos 2015Güncelleme: 5 Haziran 2024
Paylaş: 0FacebookTwitterWhatsappTelegramThreadsBlueskyEmail
1,5K

İçindekiler

  • Saç:
  • Sakal:
  • Bıyık:
  • Koltuk altı ve Kasık kılları:

Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) hazretleri, bir hadislerinde şöyle buyurmuşlardır:

“Beş şey fıtrattandır: Sünnet olmak, etek (kasık) tıraşı yapmak, koltuk altını yolmak, tırnakları kesmek, bıyığı kısaltmak.” (Buhari, Libas 63)

Biz bu hadisi şerifteki hususlardan sadece kıllarla alakalı olanlarına, ayrıca diğer hadisi şeriflerde temas edilen saç ve sakala dair izahlarda bulunmak istiyoruz.

Saç:

İnsanların saçları, ister ölüm halinde ister hayat halinde olsun temiz sayılmıştır. Bu saçların insana bitişik veya ayrı olması hükmü değiştirmez. Saçların kesilmesiyle ilgili olarak bazı genel ölçüler verilebilir. Şöyle ki; kadın ve erkekler, giyim-kuşamda olsun genel görünümle ilgili konularda olsun, birbirlerine benzemekten uzak durmalıdırlar. Bu onların karakterlerinin şekillenmesinde önemli bir unsurdur.  Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem, kadınlardan erkekleşenlere lanet etmiş aynı şekilde kadınlaşan erkeklere de ciddi ikazlarda bulunmuştur (Ebu Davud, Libas, 31). Netice itibariyle kadınıyla erkeğiyle bütün müslümanlar kendi cinslerinin karakterlerini korumada gayretli olmalı ve çağımızın “her şey mubahtır” anlayışından uzak durarak yapıp ettiklerini Kur’an ve sünnetin süzgecinden geçirmelidirler.

Erkeklerin, saçlarını kadınlara benzeyecek şekilde uzatmaları caiz olmayacağı gibi kadınların da erkeklere benzeyecek şekilde saçlarını kısaltmaları caiz değildir. Buna göre, erkeklerin saçının sınırı, omuz hizasıdır. Omuzların altına düşmemesi gerekir. Kadınların saçında ise ölçü, ensesi gözükecek şekilde kısa olmamasıdır.

Ayrıca, kadınlar da erkekler de saçlarının düzgün ve bakımlı olmasına dikkat etmelidirler.  Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem, “Kimin saçı varsa, ona ikram etsin!” buyurmuştur (Ebû Dâvud, Teraccul 3).  Saça ikram; onu yıkayarak temiz tutmak, yağlamak, taramak suretiyle bakımlı kılmak, gelişi güzel, dağınık halde bırakmamak manasına gelir, Dinimizde her hususta olduğu gibi saçta da temizlik ve manzara güzelliği mahbûb ve makbûldür.[1]İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, 7/500. Saç bakımı derken elbette, bugün çokça kullanılan jöleleri, parfümleri kastetmiyoruz. Zira bunların uzun vadede saça ve cilde zararları vardır. Bu zararlar ortaya çıktığında ise iş işten geçmiş olacaktır. Bu sebeple gençlerin, biraz güzelleşeceği diye yaptıkları bu türden bakım malzemelerini ve metotlarını tavsiye etmiyoruz.

Erkekler için saç bakımı, hem sosyal hayatı hem de ev hayatını içine alırken, kadınlar için elbette bu durum, mahremlerinin görebileceği durumlar ve evin içiyle sınırlıdır.  Yoksa dışarıda namahremlere teşhir için değildir.

Burada kısaca yeni doğan çocuğun saçı konusuna da temas etmek istiyoruz: Hanefi mezhebi dışındaki üç mezheb, yeni doğan çocuğun yedinci gününde saçının kesilip, saçın ağırlığı miktarınca tasaddukta bulunulmasını müstehap görmüştür. Hanefîler ise yeni doğan çocuğun saçlarının kesilmesini ve akika kurbanını mübah saymışlardır. Yeni doğan çocuğun saçı ağırlığınca sadaka, Malikî ve Şafiî’lere göre altın veya gümüşten verilebilirken, Hanbelî mezhebi, gümüşten vermeyi uygun görmüştür. Bu üç mezhebe göre saçların kesilmesi akika kurbanın kesiminden sonra olmalıdır.[2]Mevsuatu’l-Fıkhıyyeti’l-Kuveytiyye, 26/107.

Sakal:

Sakal, bir erkek için sünnettir ve ziynettir. Onun kesilmesinden/temizlenmesinden önce sakal bırakmanın hükmü üzerinde durmak gerekir.

Sakal bırakmak, dört mezhebe göre dinin bir şiarı, Allah Resulünün bir emri, dolayısıyla sünnet olmakla beraber, Maliki ve Hanbelî mezheplerine göre bırakılmış sakalı kazımak haram, Hanefilere göre tahrimen (harama yakın) mekruh, Şafilere göre ise tenzihen (helale yakın) mekruhtur.[3]Dürrü’l Muhtar, 2/155; Vehbe Zuhayli, 1/405; DİA, Sakal. Netice itibariyle sakal bırakmanın hem fıtrî hem de sünnet olduğu konusunda şüphe yoktur. Çünkü bu husus bizzat hadisi şeriflerde beyan edilmiştir.

Sakalın sünnet olan miktarının avuçla bir tutam kadar olduğunda ittifak vardır. Bir tutamdan fazlasını kesmek sünnettir ve hatta gereklidir. Zira peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem, sakalının bir tutamından fazlasını kesmiş, hem eninden hem de boyundan almak suretiyle (Tirmizi, Edeb 17) sakalını şekil itibariyle her zaman düzenli tutmuştur. Sakalın uzunluğunu bir tutamın altına düşürmeye sünnet nazarıyla bakılmamış, bu uzunluktaki sakal için âlimlerimiz “bununla sünnet yerine gelir” dememişlerdir.[4]Fethu’l Kadir, 2/77; İbni Abidin, 2/113, Cezirî, 2/44.

Sakalın sünnetteki miktarınca (bir tutam) salınması gerektiğini, herhangi bir tarafına müdahale edilmemesi icab ettiğini söyleyenler olduğu gibi, eninden-boyundan alınması gerekir diyenler de olmuştur. İmam Nevevî sakalın eninden alınmasını mahzurlu görürken, Hanefi ve Hanbelî âlimler, bu konudaki açık hadisi şerife dayanarak ve Hazreti Ömer, Abdullah ibni Ömer ve Ebu Hureyre hazretlerinin uygulamalarını örnek göstererek herhangi bir sakınca görmemişlerdir. Diğer bazı âlimler de eğer sakalın aşırı uzaması yüzün güzelliğini bozuyorsa kısaltılır demişlerdir. Bu âlimlere göre, eğer insanların alay etmesine sebebiyet verecek ve yüzün şeklini bozacak kadar uzuyorsa sakalın eninden ve boyundan alınması gerekir. Sakalın boğaz kısmına gelenlerini kesmekte bir mahzur yoktur. Ayrıca Peygamber Efendimiz’in, saçı-sakalı dağınık olanları, düzenli olmaları konusunda ikaz ettiği de vakıadır. Bununla beraber, şöhret ve gösteriş maksadıyla sakalı uzatmak veya kısaltmak caiz değildir.[5]Tuhfetü’l Ahvezi, 8/38-39; Muvatta, Şa’r 7.

Hem hadisi şeriflerden hem de ulemanın yaklaşımından anlaşılan husus, sakalı bırakmanın sünnet, sünnet niyetiyle bırakılmış sakalı kesmenin haram ya da harama yakın mekruh olması, fakat sakalı hiç bırakmamanın haram sayılamayacağıdır. Evet, sakal bırakmanın sünnet oluşu sabit olduğuna göre, bir sünneti terk etmenin haram olmaması gerekir. Öyleyse sakal bırakmamak haram değildir. Ancak hangi şartlarda olursa olsun sakalın bir erkek için asli unsur olduğu göz ardı edilmemeli, sakalını kesmek zorunda kalanlar –her traş esnasında- sünneti ve fıtratı terk etmenin ızdırabını, hüznünü içlerinde yaşamalıdırlar. Nitekim soldan başlayıp istiğfar çekerek tıraş olan büyükler bugün eksik değildir.

Bıyık:

Bıyıkları kesmek de yukarıdaki hadiste fıtri bir fiil ve temizlik olarak zikredilmiştir. Benzer diğer hadislere de baktığımızda Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem, bıyıkların kesilmesi, kısaltılması üzerinde önemle durmuştur. Bıyığın kısaltılmasıyla ilgili ifadeler farklı geldiğinden âlimlerimiz de bıyığı kökünden mi kesmek lazım yoksa kısaltmak yeterli mi, bu hususta ihtilaf etmişlerdir. Bazıları bıyığın kesilmesini kısaltılmasından efdal görürken, diğer bir kısmı da bıyıkların kökten kesilmesine mahzurlu gözüyle bakmışlar, bunu mekruh ve bidat saymışlardır. Fakat bıyığın dudakları örtecek şekilde uzatılmasının mekruh olduğunda ittifak vardır.

“Bıyıkları kesin, sakalı salıverin de Mecûsi’ye muhalefet edin!” (Müslim, Taharet, 55)

“Müşriklere muhalefet edin, sakalı çoğaltın, bıyıkları iyice kırkın” (Müslim, Taharet, 54)

gibi hadislerde de görüldüğü gibi, Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) sakal, bıyık ve giyim tarzı gibi hususlarda müşriklere benzememeye özen göstermiştir. Günümüzde gayrimüslimlerin çoğunun bıyıklarını kestiğini ve erkeği kadından ayıran en önemli özelliklerden birinin de bıyık olduğunu nazara aldığımızda herhalde bıyık bırakmanın ehemmiyeti daha iyi anlaşılacaktır.

Burada şu hususu da hatırlatmakta fayda var: Herhangi bir sebepten dolayı sakal veya bıyık bırakamayan insanların, bu durumuna suizanla bakılmamalı, sünnet olan bir hususu yapmadığından/yapamadığından dolayı bir Müslüman hakkında yanlış düşünerek, haram olan suizanna girilmemeli. Sakal ve bıyık bırakamayanlar da, başkalarına benzememe esprisini göz önünde bulundurarak en azında bıyık bırakmaya çalışmalı ve bıyığının şeklini de hadislerde geçtiği üzere dudakların üzerine gelmeyecek şekilde ayarlamalıdırlar. Günümüzde, bıyık bırakmayanların mazereti, sakal bırakamayanlara nisbetle daha azdır.

Koltuk altı ve Kasık kılları:

Kasık kıllarının tıraş edilmesine etek tıraşı da denir. Kastedilen şey ise, ön avret mahallinin ve etrafının kıllarının temizlenmesidir. Kasık kıllarının ve koltuk altı kıllarının mümkünse her hafta temizlenmesi müstehap kabul edilmiştir. Bu mümkün olmuyorsa iki haftada bir temizlenmeli, azami olarak da kırk günü geçirmemeye çalışmalıdır. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem, her perşembe tırnaklarını keser, uzayan kıllar varsa giderirdi.[6]el-Muğni ve Şerhu’l-Kebir, 1/70–72. Kırk güne kadar bu tıraşları yapmak caiz kabul edilirken bütün mezheplere göre bu tıraşları kırk günden sonraya bırakmak mekruhtur.[7]Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/311.  Hanefî mezhebine göre bu mekruhluk, harama yakın mekruh kategorisinde değerlendirilmektedir. Vücuttaki kılların büyümesi hormonlarla ilgili bir durum olduğu için kişiden kişiye değişiklik arz edebilir.  Dolayısıyla her Müslüman kendi durumuna göre koltuk altı ve kasık temizliğini gereken aralıklarla yapacak, azami süre olan kırk günü geçirmemeye dikkat edecektir.

Kasık kıllarının temizliğiyle ilgili olarak bazı kaynaklarda “göbek altından itibaren temizlenmelidir” dense de asıl olan, avret yeri ve etrafındaki kılların temizlenmesidir. Her insanda kıl yapısı farklı olduğu için bazı insanlar açısından göbek deliğinden aşağısını traş etmek, ona büyük bir meşakkat verir.

Makat kıllarıyla ilgili olarak ise kaynaklarda net bir bilgi geçmemekte ve bu bölgedeki kılların temizlenmesi veya temizlenmemesi için bir hüküm bulunmamaktadır. Dolayısıyla bir kişi, kirliliğe sebep vermesi veya kendisini rahatsız etme gibi bir durumdan ötürü makat kıllarını tıraş etmesi halinde günahkâr olmayacağı gibi söz konusu kılları tıraş etmeyenler de günaha girmiş olmazlar. Zira hadislerde müslümanlara fıtrattan olan temizlik sayılırken kasık ve koltuk altı kılları zikredilmiş, makat kılları buna dâhil edilmemiştir (Buhârî, Libâs 63, 64).

Vücuttan koparılan bütün kılların toprağa gömülmesi mendup kabul edilmiştir. Yani, insan topraktan yaratılmış kerim bir varlık olduğu için ondan ayrılan parçaların da toprağa gömülmesi güzel bir davranış olarak görülmüştür. Ayrıca vücuttaki kılların temizliği yapılırken cünüp olmamaya dikkat edilmelidir. Zira insandan ayrılan parçaların her biri insana ahirette iade edilecektir. Bu yüzden cünüpken vücuttan bir şey koparmak mekruh sayılmıştır.[8]Fetavâ-yi Hindiyye, 5/358. Öyleyse, banyo yapacak bir insan eğer cünüpse ve koltuk altı ve kasık tıraşı yapacaksa, önce gusül almalı sonra temizliğini yapmalıdır.

**

Bu makalemizde kaşların ve vücudun el, ayak gibi azalarında bulunan kıllarının kesilmesi/temizlenmesi üzerinde durmadık zira bu konuyla ilgili sitemizde makalemiz yayınlanmıştır. Aşağıdaki başlıktan ulaşılabilirsiniz:

Kaş Aldırma ve Vücuddaki Kıllar

Dipnotlar[+]

Dipnotlar
⇡1 İbrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi, 7/500.
⇡2 Mevsuatu’l-Fıkhıyyeti’l-Kuveytiyye, 26/107.
⇡3 Dürrü’l Muhtar, 2/155; Vehbe Zuhayli, 1/405; DİA, Sakal.
⇡4 Fethu’l Kadir, 2/77; İbni Abidin, 2/113, Cezirî, 2/44.
⇡5 Tuhfetü’l Ahvezi, 8/38-39; Muvatta, Şa’r 7.
⇡6 el-Muğni ve Şerhu’l-Kebir, 1/70–72.
⇡7 Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/311.
⇡8 Fetavâ-yi Hindiyye, 5/358.
BakımKıllarTemizlikvücut kıllarının alınması
Paylaş: 0 FacebookTwitterWhatsappTelegramThreadsBlueskyEmail
Hikmet.Net

Her Soru Cevaba Layıktır!

Önceki Yazı
Alışveriş Şartları ve Adabı Nelerdir?
Sonraki Yazı
İffet ve Tesettür İlişkisi

Benzer Yazılar

Şifa Niyetiyle Takılan Maden ve Doğal Taşların Dini Hükmü

Boy abdestinde iğne ucu kadar kuru yer kalmaması şartı mutlak mıdır?

Babalar kız çocuklarının altını değiştirebilir mi?

Bir kişiyi Umre’ye göndermek zekata sayılır mı?

Şeker ölçüm cihazı (kola yapıştırılan) gusül abdestine mani midir?

Kaza namazı kılarken herbiri için ezân okumak ve kamet getirmek gerekir mi?

Bu Hafta En Çok Okunanlar

  • Kur’ân ve Ramazan

  • Kur’an Okumada Asgarî Bir Ölçü Var mıdır?

  • Kredi kartına taksitle veya borçlanarak hacca gitmek doğru mudur? Yapılan böyle bir hac geçerli midir?

  • Kur’an’ı okurken bazı yanlışlar yapıyorum. Ne yapayım?

  • Kredi kartı puanlarını kullanmanın hükmü nedir?

En Son Eklenenler

  • Şifa Niyetiyle Takılan Maden ve Doğal Taşların Dini Hükmü

  • Boy abdestinde iğne ucu kadar kuru yer kalmaması şartı mutlak mıdır?

  • Babalar kız çocuklarının altını değiştirebilir mi?

  • Bir kişiyi Umre’ye göndermek zekata sayılır mı?

  • Şeker ölçüm cihazı (kola yapıştırılan) gusül abdestine mani midir?

E-Bülten

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

Editörün Seçimi

Şifa Niyetiyle Takılan Maden ve Doğal Taşların Dini...

16 Temmuz 2025

Boy abdestinde iğne ucu kadar kuru yer kalmaması...

6 Temmuz 2025

Babalar kız çocuklarının altını değiştirebilir mi?

6 Temmuz 2025

Bir kişiyi Umre’ye göndermek zekata sayılır mı?

20 Mayıs 2025

Şeker ölçüm cihazı (kola yapıştırılan) gusül abdestine mani...

20 Mayıs 2025

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

hikmet_beyaz_logo
Soru Sor
Facebook Twitter Instagram Youtube Telegram

Linkler

    • Bizimle Çalışın
    • Bize Ulaşın
    • Amacımız
    • Yayın Politikası
    • Telif Hakları
    • Gizlilik Politikası

İşbirliğiyle...

Kategoriler

SORU-CEVAPLAR İBADET AKİDE VE İNANÇ KADIN VE AİLE NAMAZ HELAL-HARAMLAR ORUÇ AHLAK ZEKAT- FİTRE- SADAKA TİCARET VE FİNANS DUA UFKU TEMİZLİK HAC- UMRE KURBAN Gündem Yazıları ÇOCUK MUHTELİF AHİRET YİYECEK İÇECEKLER SİYER METAFİZİK KURAN-I KERİM

© Telif Hakkı 2024, Tüm Hakları Saklıdır  | hikmet.net

  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz.
Gizlilik PolitikasıTamam
Manage consent

Privacy Overview

This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
Necessary
Her Zaman Etkin
Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. These cookies ensure basic functionalities and security features of the website, anonymously.
ÇerezSüreAçıklama
cookielawinfo-checkbox-analytics11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Analytics".
cookielawinfo-checkbox-functional11 monthsThe cookie is set by GDPR cookie consent to record the user consent for the cookies in the category "Functional".
cookielawinfo-checkbox-necessary11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookies is used to store the user consent for the cookies in the category "Necessary".
cookielawinfo-checkbox-others11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Other.
cookielawinfo-checkbox-performance11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Performance".
viewed_cookie_policy11 monthsThe cookie is set by the GDPR Cookie Consent plugin and is used to store whether or not user has consented to the use of cookies. It does not store any personal data.
Functional
Functional cookies help to perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collect feedbacks, and other third-party features.
Performance
Performance cookies are used to understand and analyze the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.
Analytics
Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.
Advertisement
Advertisement cookies are used to provide visitors with relevant ads and marketing campaigns. These cookies track visitors across websites and collect information to provide customized ads.
Others
Other uncategorized cookies are those that are being analyzed and have not been classified into a category as yet.
KAYDET & ONAYLA
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog