512
Değerli kardeşimiz,
- Hayvan, kesim yerine incitilmeden götürülür, kesileceği zaman da kıbleye karşı ve sol tarafı üzerine yatırılır.
- Kurban sahibinin kurbanını bizzat kendisinin kesmesi veya Müslüman birisine kestirmesi ve kesim esnasında da orada hazır bulunması müstehaptır.
- Kurbanı kesen kimse hayvana eziyet vermemeye dikkat etmelidir. Bıçak hayvana gösterilmemelidir. Kullanılacak bıçak keskin olmalıdır. Kıbleye karşı yatırılan hayvan, sağ elle tutulan bıçakla kesilirken “Bismillahi Allahü Ekber” denir.
- Kurbanı başkasına kestiren kimse de, hayvan kesilirken besmeleye iştirak eder. Kurbanı kesen kimse keserken Allah’ın adını zikretmeyi (besmele) kasten terk ederse Hanefî mezhebine göre bu hayvanın eti yenilmez.
- Kesilen hayvan fazla acı duymaması için, hareket hali sona ermeden onu yüzmemelidir. Kurban sahibi, kurban kesildiği gün, ilk yemeğini kurbanın ciğerinden seçmesi güzel bir davranıştır.
- Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) kurbanlığın kesilmesi ile ilgili şöyle buyurmuştur; “Allah her şeyin ihsanla (Allah’ın teftişine arz ediliyor gibi) yapılmasını kabul etmiştir: öyle ise bir hayvanı boğazlarken, ihsan hissi ile kesin, içinizden kurban kesen kimse bıçağını iyice bilesin ve keseceği hayvanını rahat ettirsin.” (Müslim, Sayd, 57; Ebu Davud, Edahî, 11.)
- Sığır, manda, koyun ve keçi cinsinden hayvanlar yatırılıp çenelerinin hemen altından boğazlanır. Bu şekilde kesilmelerine “zebh” denir. Deve ise ayakta sol ön ayağı bağlanarak göğsünün hemen üzerinden kesilir ki, buna da “nahr” denilir. Kesim işlemi boğazın iki tarafındaki şah damarları, yem ve yemek borusu kesilerek yapılır ve hayvanın kanı iyice akması için bir süre beklenilir.
Selametle kalınız.