Asıl olan, salâvat değil besmeledir. Tıpkı, vurulan birkaç kuşu yakalamak üzere gönderilen köpeği besmele ile salmak gibi bir besmele çekmek yeterli olur. Ancak, bildiğimiz kadarıyla tavuk kesim yerlerinde sabah basılan düğmeyle akşama kadar kesim yapılmamaktadır. Aralarda durmalar olmaktadır. Dolayısıyla her düğmeye basışta ayrı besmele çekilmesi gerekir.
Besmeleden başka bir de tavuğun tüylerinin temizlendiği suyun sıcaklığı ve o suya pislik karışmaması önemlidir. Su çok sıcak olduğunda tavuğun içindeki pislikler etine nüfuz eder. O zaman tavuğun et kalitesi düşer. Pislik karışmış bir et sağlık açısından iyi olmayacağı gibi dinen de yenilmesi helal değildir. Bugün bazı firmalar dinî hassasiyetlerinden dolayı bazı firmalar da kalite düşüncesiyle bu sıcaklığa dikkat ederler.
Dini hassasiyetiyle bilinen markaların, “biz bu konulara dikkat ediyoruz, rahatlıkla yiyebilirsiniz” demelerinin ardından artık suizan etmemek ve hele hele gıybete girmemek gerekir. Ancak, bununla beraber, dikkat derecelerinden de emin olmadan yememek icab eder. Zira bazı firmalar dikkat ediyoruz diyorlar ama soruda bahsedildiği gibi besmele yerine salâvat getiriyorlar veyahut da akşama kadar aralıklı seanslarla kesilen tavuklar için bir besmeleyi yeterli görüyorlar. Bu durumda tavuk, dini hassasiyetlere göre kesilmiş olmuyor. Zira her seansta ayrı besmele çekilmesi gerekiyor.
Evet, yediğimize içtiğimize dikkat edelim, güvendiğimiz insan ve firmalardan alışveriş yapalım, şüphelendiğimiz yerlerde şüpheli olmayanla yetinelim ve gıybet, suizan ve dedikodulara girmemeye özen gösterelim.