Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Hikmet.Net
Sorunuzu Sorun
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
Hikmet.Net
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz'in Ahlakı
        • Efendimiz'in Ailesi
        • Efendimiz'in Mucizileri
        • Efendimiz'in Savaşları
        • Efendimiz'in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur'an-ı Kerim
        • Kur'an Okuma ve Meal
        • Kur'an'ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog
Sorunuzu Sorun
© Telif Hakkı 2023, Tüm Hakları Saklıdır | hikmet.net
KÖŞE YAZILARI

Banka faizlerinin hükmü nedir? (İslâmî Açıdan Mortgage- 2. Yazı)

Yazar: Dr. Yüksel Çayıroğlu 1 Şubat 2024
Yazar Dr. Yüksel Çayıroğlu Tarih: 1 Şubat 2024Güncelleme: 3 Şubat 2024
Paylaş: 0FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
380

İlk yazımızda genel anlamda faiz üzerinde durduk. Kur’ân ve Sünnet naslarıyla ulemanın ortaya koyduğu izahlar açısından faizin ne olduğunu anlamaya çalıştık. Zira mortgage konusunun doğru anlaşılması faizin iyi bilinmesine bağlıdır. Konuyla ilgili ikinci yazımızda ise genel anlamda banka faizleri üzerinde duracağız. Zira mortgage da dahil bütün faizli kredilerin hükmüyle ilgili temel tartışma noktalarından biri, banka faizlerinin haram olup olmadığıdır.

Günümüzde faiz müessesesi karşı konulmaz bir şekilde toplum hayatına hâkim olduğu ve  ihtiyacı karşılayacak ölçüde alternatif faizsiz finansman teknikleri geliştirilemediği için banka faizleriyle ilgili farklı değerlendirmeler ve yeni fetvalar ortaya çıktı. Bazı ilim adamları tarafından banka faizlerinin, Kur’ân’da yasaklanan “riba” kapsamına girmediği ileri sürüldü ve bu konuda farklı delil ve gerekçeler ortaya konuldu.

Kimilerine göre banka faizlerinin helâl olmasının sebebi, kağıt paralarda faiz cereyan etmemesidir. Çünkü onlara göre kâğıt paralar, ribevî mallardan (faize tâbi mallar) değildir. Kimileri haram kılınan ribanın, sadece “Cahiliye ribası” olduğunu iddia etmiştir. Cahiliye ribası ise zamanında ödenmeyen borçların üzerine bir miktar daha faiz bindirerek ödeme süresinin uzatılmasıdır. Yani bu, katlanarak büyüme özelliğine sahip olan faiz çeşididir ki günümüzde bileşik faize karşılık gelmektedir. Dolayısıyla bu görüş sahiplerine göre basit banka faizleri riba yasağı kapsamına girmez.

Kimileri haram kılınan ribanın, sömürü ve tahakküme dayalı “fahiş riba” olduğunu söylemiş ve banka kredilerini bunun dışında tutmuştur. Kimilerine göreyse banka faizlerinin caiz olmasının sebebi, onların devlet tarafından belli kanun ve kurallara bağlanmasıdır. Onlara göre haram olan riba, şahıslar arasında kuralsız bir şekilde cereyan eden tefecilikten başka bir şey değildir. Kimileri de hüküm açısından bankaların verdiği tüketim kredileriyle üretim kredilerini birbirinden ayırmış ve sadece üretim kredilerini haram görmüştür.

Bahsi geçen görüş sahipleri sadece mortgage sistemini ve konut kredilerini değil, bankalardan alınan her türlü krediyi (bazıları sadece üretim kredilerini) caiz görmüşlerdir. Aynı şekilde onlara göre tasarruf sahiplerinin paralarını faizli bir şekilde bankaya yatırmalarında da bir mahzur yoktur. Hatta bazı âlimler, bankaya para yatırmanın haram kılınan faizli bir işlem değil, meşru olan bir mudarabe akdi (emek-sermaye ortaklığı) olduğunu ifade etmiştir. Onlara göre banka faizli bir kurum değil, mevduat sahiplerinin paralarını işleten ve bunun karşılığında onlara kâr dağıtan bir işletmecidir. Bazıları da bankayla müşteri arasında gerçekleşen akdin, fıkıh kitaplarında hükme bağlanan karz (borç) veya vedia (ödünç) akdi olmadığını, yeni bir akit çeşidi olduğunu ve bu akde bağlı olarak alınan fazlalığın da faiz olmadığını savunmuştur.

Gerekçelendirmeler farklı olsa ve görüşler arasında nüanslar bulunsa da yukarıda zikri geçen görüş sahiplerinin ortak noktası banka faizleriyle ribanın hüküm açısından farklı olduğudur. Bu görüşü savunan ilim adamları arasında şunları sayabiliriz: Muhammed Abduh, Reşid Rıza, Fazlurrahman, Seyyid Ahmed Han, Abdülaziz Çaviş, İzmirli İsmail Hakkı, Ma’ruf ed-Davalibî, Ali Cuma, Süleyman Uludağ.

Her bir görüşü gerekçeleriyle birlikte tek tek ele alıp tahlil etmek hem gereksiz tekrarlara yol açacağı hem de yazının sınırlarını aşacağı için, bütün bu görüşlere genel bir cevap vermek istiyoruz. Fakat öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki söz konusu görüşler büyük tartışmalara yol açmış ve bu görüş sahipleri, başta Mecmeu’l-fıkhi’l-İslâmî olmak üzere muteber fıkıh heyetleri ve önde gelen pek çok âlim tarafından şiddetli itirazlara ve reddiyelere muhatap olmuşlardır.

Şunu net bir şekilde ifade etmek gerekir ki banka faizleriyle Kur’ân’da yasaklanan ribayı birbirinden ayırmanın hiçbir meşru temeli yoktur ve böyle bir hüküm ikna edici hiçbir şer’i delile dayanmamaktadır. Zira âyet ve hadislerde ribanın ne olduğuna dair önemli izahlar yapılmış, ilgili naslardan yola çıkan ulema da faizin kavramsal içeriğini ve illetini detaylı bir şekilde ele almışlardır. Ayrıca ne tür muamelelerin faiz sayılıp sayılmayacağına dair fıkıh kitaplarında oldukça açıklayıcı ve detaylı tanımlara yer verilmiştir. Elbette bu konuda yeni izahlar yapılabilir, farklı fetvalar verilebilir fakat bunların ilgili nasları ihlal etmemesi ve ribanın maksadına, mahiyetine ve ruhuna aykırı olmaması gerekir.

Banka faizlerini caiz görenlerin ortak bir noktası, az miktardaki fazlalığı caiz görmeye yöneliktir. Fakat “helâl olan faiz nispetinin” nasıl ve neye göre tespit edileceği önemli bir problemdir. Böyle bir hüküm verildiği takdirde faiz, keyfiliğe açık hâle gelecektir. Dolayısıyla bu konuda şer’î bir delil olmadan belli bir miktar veya orana kadar faize cevaz vermek kimsenin yetkisinde olamaz. Bu konuda objektif, açık ve herkesi bağlayıcı olan hüküm şudur: Oranı, miktarı her ne olursa olsun faiz, faizdir ve haramdır.

İslâm, bir şeyi haram kıldığı zaman sedd-i zerai ilkesinin bir gereği olarak onun azını da haram kılar. İçkinin haram kılınmasının illeti sarhoşluktur. Fakat hadisin net ifadesiyle bir yudum içki içmek de aynı şekilde haramdır. Çünkü içkinin azı çoğuna götürür. Zina haram olduğu gibi harama nazar da haramdır. Zira bu da zinaya çağırıcıdır. Dolayısıyla İslâm’a göre, anapara üzerine alınan ve meşru bir karşılığı bulunmayan her türlü fazlalık ribadır. Nitekim, “Eğer tevbe ederseniz anaparanız sizindir.” (2/279), “Eğer mü’min iseniz (Cahiliyede yaptığınız faizli işlemlere) terettüp etmiş mevcut ne kadar faiz alacağınız varsa bunları almaktan vazgeçin (inanıyorsanız faize bulaşmayın).” (2/278) âyet-i kerimeleri de azına çoğuna bakmadan faizlerin terk edilmesini emretmiş ve alacaklıların hakkının sadece anaparaları olduğunu açıkça beyan etmiştir.

Aynı şekilde Cahiliye Araplarının, “Alışveriş de faiz gibidir.” (2/275) şeklindeki iddialarına Kur’ân, “Allah, alış verişi mübah, faizi ise haram kılmıştır.” (2/275) beyanıyla cevap vermiş ve bununla bir taraftan iddia sahiplerini yapmış oldukları yanlış ve batıl kıyastan ötürü zemmetmiş, diğer yandan da alışveriş ve faizi mahiyet ve hüküm açısından kesin hatlarıyla birbirinden ayırmıştır. Bu da Kur’ân’ın hiçbir şekilde faizli muamelelere tolerans göstermediğine bir delildir. Marife olarak gelen “er-riba” lafzının başındaki “elif-lam” ya cins içindir ya da ahd içindir. Ahd için kabul edildiğinde bunun muhataplarca zaten bilinen ve uygulanan riba olduğu anlaşılır. Cins için kabul edildiğinde ise riba lafzı, şekli ve miktarı her ne olursa olsun faiz kategorisine giren bütün işlemleri içine alır. Dolayısıyla Allah katında alışveriş, alışveriş olma hususiyetinden ötürü helâl olduğu gibi, faiz de faiz olma hususiyetinden ötürü haramdır.

Kâğıt paralarda faiz cereyan etmeyeceği görüşünü savunanlar, bazı fakihlerin faizin illetiyle ilgili ortaya koydukları içtihatlardan hareket etmiştir. Ne var ki klasik dönemde “semeniyyet (para olma)” vasfının, faizin illetlerinden biri olduğunu ortaya koyan fakihler olduğu gibi, modern âlimlerin büyük çoğunluğu da sadece altın ve gümüşte değil, her çeşit parada faizin cereyan edeceğini savunur. Aksi bir düşünce faizin haram kılınma maksadına tamamıyla aykırı olacak ve pek çok faizli işleme kapı aralayacaktır.

“Sadece sömürüye yol açan ve fakiri ezen riba haramdır.” şeklinde verilen hüküm de  tutarlı değildir, suistimale açık keyfi bir hükümdür. Bir kere bunun sınırını kim nasıl belirleyecektir? Fıkhî hükümlerin herkes için objektif olabilmesi için, illetlerinin açık ve istikrarlı olması gerekir. Sömürüye yol açma ise kapalı ve subjektif bir vasıftır. Ayrıca sömürü, faizin bizzat kendisinde mevcuttur. Faizin bir sebebi değil, sonucudur. Bu sebepledir ki Abdullah b. Mesud şöyle demiştir: “Borç veren kimse verdiğinden daha fazlasını şart koşmasın. Bu fazlalık bir tutam ot bile olsa faizdir.” (el-Muvatta, büyû 94)

Faizli işlemleri belli kurallara bağlamak, faize sabit oranlar belirlemek, onu devletin kontrol ve denetimine tâbi tutmak gibi tedbirler de faizin hükmünü değiştirmeyecektir. Bu tür önlemlerle faizin yol açabileceği zararlar ve suistimaller kısmen ortadan kaldırılsa da faiz sisteminin bizzat kendisinden kaynaklanan problemler varlığını sürdürecektir. Günümüzde bankaların ve faizli kredilerin mağduru olan milyonlarca insan bunun en büyük delilidir.

Faizin hükmü açısından, üretim kredileriyle tüketim kredilerini birbirinden ayırmanın da makul ve meşru bir temeli yoktur. Hele hele üretim kredilerini caiz görüp tüketim kredilerini caiz görmemek faizin temel mantığına aykırıdır. Zira burada ehven olan kredi türü, tüketim kredileri olmalıdır. Çünkü tüketim kredilerini kullananlar genellikle fakir ve muhtaç kimselerdir. Ayrıca krediler arasında böyle keskin bir ayrımın yapılması da çok zordur. Tüketim kredisi olarak çekilen paralar da pekâlâ üretimde değerlendirilebilir.

Bankalarla mevduat sahipleri arasında bir mudarebe akdi kurulduğunu, bankaların işletmeci olduğunu varsaymak da gerçeği yansıtmamaktadır. Zira burada mudarebe akdinin hükümleri işletilmemektedir. Mesela bankalar vereceği faizi önceden sabit bir miktar olarak tespit eder. Mudarebe ortaklığında ise kâr belli bir oran üzerinden paylaşılır. Müşteriler de bankalar da yapılan akdin bir çeşit ortaklık olmadığını, bilakis faiz akdi olduğunu pekâlâ bilmektedirler. Kaldı ki ortaklıklarda bile kârın oranlara göre paylaşılmayıp daha baştan miktarının belirlenmesi akdi ifsat edecektir.

Fakihler fıkıh kitaplarında tanımlanan ve hükümleri açıklanan akitlerin dışında yeni bir akit çeşidinin ortaya konulup konulamayacağını tartışmışlardır. Konuya olumlu yaklaşanların görüşlerini esas alsak ve bankaya faizli para yatırmayı müşteriyle banka arasında yapılan yeni bir akit türü olarak tanımlasak bile hüküm değişmeyecektir. Zira faiz sadece karz akdinde (borç vermede) cereyan etmez, bilakis her çeşit duyûn (herhangi bir sebeple ortaya çıkan borçlar) faize konu olabilir. Mesela biri vadeli olarak bir mal satın alsa (bey akdi), vadesi geldiğinde borcunu ödeyemese ve vadenin uzatılması karşılığında borca da ziyade getirilse bu fazlalık faiz olur. Mevduat hesabına para yatıran ve bir süre sonra bu parasını baştan belirlenmiş fazlalıkla birlikte çeken kimsenin faizden uzak durduğu söylenemez. Zira bu fazlalığı faiz olmaktan çıkaracak meşru bir bedel/karşılık bulunmamaktadır.

Şunu da belirtmek gerekir ki görebildiğimiz kadarıyla banka faizlerini farklı ad ve unvanlar altında caiz görme eğiliminde olanların temel çıkış noktası, bankayla yapılan işlemlerin faizin kapsamına girip girmeyeceğiyle ilgili teknik izahlardan ziyade, bankaların günümüzde gördüğü fonksiyondur; yani mevcut iktisadî yapının kaçınılmaz bir parçası ve kredi sağlamada alternatifsiz bir kurum olarak görülmesidir. Onlar, meseleye külli bir nazarla bakarak faizin toplum çapında ve dünya ölçeğinde yol açtığı zararları göz önünde bulundurmak yerine, şahısların bankaya duydukları ihtiyacı esas almaktadırlar. Ne var ki bir muamelenin faiz muamelesi olduğunu söylemekle, bu faizin zaruret sebebiyle meşru hâle gelip gelmeyeceğini değerlendirmek tamamen birbirinden ayrı konulardır.

Kanaatimizce âlimlerin vazifesi, İslâm’ın savaş açtığı faizi bir müessese hâline getirerek toplumun bütün katmanlarında yayılmasını sağlayan bankaları meşrulaştırmak değil, meşru finansman tekniklerinin oluşturulması noktasında iktisatçılarla birlikte elele vererek Müslümanlara rehberlik etmek olmalıdır.

Bu konuyu da şu iktibasla hülâsa edebiliriz: “Faiz oranının düşük veya yüksek olması, basit veya bileşik olması, kredinin tüketime ya da üretime yönelik olması… faizin haram oluşu noktasında neticeyi değiştirmez. Sünni ve Şiî bütün İslâm mezhepleri bu konuda ittifak hâlindedir. Kapitalizmde faiz denince ilk akla gelen kredi faizi, İslâm’daki borç faizidir. Bütün faizli işlemlerde belli bir miktar anaparaya belli bir vade sonunda belli miktarda fazla ödeme yapıldığına göre, Kur’ân’ın yasakladığı faiz ile günümüzdeki banka faizleri arasında bir farkın olmadığı açıktır.” (Fethullah Gülen, Enginliğiyle Bizim Dünyamız, s. 464)

BankaFaizmortgage
Paylaş: 0 FacebookTwitterWhatsappTelegramEmail
Dr. Yüksel Çayıroğlu

Önceki Yazı
Secde ederken sarık veya takke gibi eşyalarla alnı tamamen kapatmak mekruh mudur?
Sonraki Yazı
Lüksün her türlüsü haram mıdır? İslam’da lüksün sınırı nedir?

Benzer Yazılar

Kişilik Haritası, Doğum Haritası ve Astroloji

Theta Healing’e İslami bakış

Allah Hakkında Hüsnüzan

Gayrimüslimlerin Bayramlarını Tebrik Etme

Hangi takvime uymalıyız?

Mortgage’a dair son sözler (İslâmî Açıdan Mortgage- 6. Yazı)

Bu Hafta En Çok Okunanlar

  • Müzik ve Çalgı Aletleri Üzerine

  • Anne-babası razı olmayan kişinin haccı geçerli midir?

  • Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi verir misiniz?

  • Üç Ayları Değerlendirme

  • Mest üzerine mesh nasıl yapılır?

En Son Eklenenler

  • Belaların en şiddetlisinin Nebilere ve sonra derecesine göre kimselere geldiği ifade ediliyor. Bu durumda “salih bir müslüman olmak” korkutucu olmaz mı?

  • Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

  • Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir? Kullanan kişinin başını örtmemesi durumu değiştirir mi?

  • Saf balmumu yemek haram mıdır?

  • Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç Almakta Dinen Bir Mahzur Var Mıdır?

E-Bülten

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

Editörün Seçimi

Belaların en şiddetlisinin Nebilere ve sonra derecesine göre kimselere...

15 Ekim 2025

Katılım bankalarından fon alım satımı caiz mi?

14 Ekim 2025

Kanser hastalarının kullanması için saç bağışlamak caiz midir?...

13 Ekim 2025

Saf balmumu yemek haram mıdır?

12 Ekim 2025

Evim Şirketlerinden (Tasarruf Finansman Sistemi) Üzerinden Ev, Araç...

3 Ekim 2025

Güncel Soru-Cevaplarımızdan haberdar olmak için Bültenimize Abone Olun!

hikmet_beyaz_logo
Soru Sor
Facebook Twitter Instagram Youtube Telegram

Linkler

    • Bizimle Çalışın
    • Bize Ulaşın
    • Amacımız
    • Yayın Politikası
    • Telif Hakları
    • Gizlilik Politikası

İşbirliğiyle...

Kategoriler

SORU-CEVAPLAR İBADET AKİDE VE İNANÇ KADIN VE AİLE NAMAZ HELAL-HARAMLAR ORUÇ AHLAK ZEKAT- FİTRE- SADAKA TİCARET VE FİNANS DUA UFKU TEMİZLİK HAC- UMRE KURBAN Gündem Yazıları ÇOCUK MUHTELİF AHİRET YİYECEK İÇECEKLER SİYER METAFİZİK KURAN-I KERİM

© Telif Hakkı 2024, Tüm Hakları Saklıdır  | hikmet.net

  • Hakkımızda
  • İrtibat
  • Gizlilik Politikası
Sitemizde, tercihlerinizi ve tekrar ziyaretlerinizi hatırlayarak size en uygun deneyimi sunmak ve sitemizin trafiği analiz etmek için çerezleri ve benzeri teknolojileri kullanıyoruz. Tamam'a veya sitemizde bulunan herhangi bir içeriğe tıklayarak bu ve benzer çerezlerin/teknolojilerin kullanımını kabul etmiş olursunuz.
Gizlilik PolitikasıTamam
Manage consent

Privacy Overview

This website uses cookies to improve your experience while you navigate through the website. Out of these, the cookies that are categorized as necessary are stored on your browser as they are essential for the working of basic functionalities of the website. We also use third-party cookies that help us analyze and understand how you use this website. These cookies will be stored in your browser only with your consent. You also have the option to opt-out of these cookies. But opting out of some of these cookies may affect your browsing experience.
Necessary
Her Zaman Etkin
Necessary cookies are absolutely essential for the website to function properly. These cookies ensure basic functionalities and security features of the website, anonymously.
ÇerezSüreAçıklama
cookielawinfo-checkbox-analytics11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Analytics".
cookielawinfo-checkbox-functional11 monthsThe cookie is set by GDPR cookie consent to record the user consent for the cookies in the category "Functional".
cookielawinfo-checkbox-necessary11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookies is used to store the user consent for the cookies in the category "Necessary".
cookielawinfo-checkbox-others11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Other.
cookielawinfo-checkbox-performance11 monthsThis cookie is set by GDPR Cookie Consent plugin. The cookie is used to store the user consent for the cookies in the category "Performance".
viewed_cookie_policy11 monthsThe cookie is set by the GDPR Cookie Consent plugin and is used to store whether or not user has consented to the use of cookies. It does not store any personal data.
Functional
Functional cookies help to perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collect feedbacks, and other third-party features.
Performance
Performance cookies are used to understand and analyze the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.
Analytics
Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.
Advertisement
Advertisement cookies are used to provide visitors with relevant ads and marketing campaigns. These cookies track visitors across websites and collect information to provide customized ads.
Others
Other uncategorized cookies are those that are being analyzed and have not been classified into a category as yet.
KAYDET & ONAYLA
Hikmet.Net
  • Ana Sayfa
  • Kategoriler
      • Akide ve İnanç
        • Ahiret
        • Cennet & Cehennem
        • Haşr
        • Kabir
        • Allah
        • Dinler
        • İnanç Çeşitleri
        • Hıristiyanlık
        • İslamiyet
        • Yahudilik
        • Kader
        • Kutsal Kitaplar
        • Melekler
        • Şefaat
        • Metafizik
        • Cinler
        • Ruh
        • Rüyalar
        • Şeytan
        • Peygamberler
      • Kadın ve Aile
        • Aile İçi İlişkiler
        • Akraba
        • Boşanma
        • Çocuk
        • Emzirme
        • Hayız
        • Kadın- Erkek İlişkileri
        • Karı- Koca Hakları
        • Lohusalık
        • Nikah
        • Nişanlılık
        • Tesettür
      • İbadet
        • Dua
        • Hac & Umre
        • Kurban
        • Namaz
        • Oruç
        • Temizlik
        • Zekat & Fitre & Sadaka
      • Helal & Haramlar
        • Giyim & Kuşam
        • Kumar & Şans Oyunları
        • Müzik
        • Yiyecek & İçecekler
      • Siyer
        • Efendimiz’in Ahlakı
        • Efendimiz’in Ailesi
        • Efendimiz’in Mucizileri
        • Efendimiz’in Savaşları
        • Efendimiz’in Sıfatları
      • Ticaret ve Finans
        • Alışveriş
        • Faiz ve Bankacılık
        • Güncel Meseleler
        • İşçi- İş Veren Münasebetleri
        • Ortaklık ve Sözleşmeler
      • Kur’an-ı Kerim
        • Kur’an Okuma ve Meal
        • Kur’an’ın Özellikleri
      • Ahlak
      • Gündem Yazıları
      • Hadis
      • İslam Tarihi
      • Sosyal İlimler
      • Tefsir
      • Tasavvuf
      • Şahıslar
      • Muhtelif
  • Akide ve İnanç
  • Ticaret ve Finans
  • Helal Gıda
  • Çocuk Eğitimi
  • Dua UfkuYeni
  • Blog