Değerli kardeşimiz,
Bu tamamen cariyenin, yani esir kadının toplumdaki statüsüne dayalı olarak Allah ve Resulü’nün tayin ettiği bir konumdur. Cariyenin ve aynı zamanda erkek kölenin hemen her konudaki statüsü ve hükmü farklıdır. Cariyeliğin ve köleliğin söz konusu olmadığı toplumlarda bu statüler bulunmayacağından onlara dair hükümler de uygulanamaz.
Cariyeliğin geçerli olması için devletin ve devletler arası hukukun o konuda bazı düzenlemeler yapması gerekir. Bir devlette ya da devletler arası hukukta cariyelik yoksa, toplumda cariye hükümleri uygulanamaz. Çünkü bu mesele savaş esirlerine dayanan bir zaruretten doğar. Devletler bunu benimsemiyorsa cariyelik uygulanmaz.
Bir cariye, başı açık namaz kılabilir ama bu tamamen cariyeye has bir özelliktir. İki ayrı statüdeki insan için verilen hükümleri birbirine kıyas ederek, bugün kadınların başı açık namaz kılabileceklerini söylemek, doğru bir kıyas değildir. Bu konuda dinin hükümleri, karışıklığa meydan vermeyecek şekilde açıktır. Hür kadının bu konudaki hükmü, başı kapalı namaz kılmasının farz olmasıdır.
Selametle kalın.
İlave bilgi için:
- Tesettür ve Başörtüsü
- Günümüzde Başörtüsüne Bakış
- Nur Suresinin 31. Ayetinde geçen” Zinetlerini açmasınlar” ifadesindeki zinet kelimesinin başörtüsüne işaret ettiğini nereden anlıyoruz?