Bir müzik eserinin câiz olmaması için sebep olarak,
- İçinde mukaddesata söven, Allah’a, kadere isyan eden/ettiren, insanı ümitsizliğe düşüren ya da şımarıklığa sürükleyen sözlerin bulunması,
- Kullanılan çalgının içki âlemlerinin sembolü olan bir alet olması,
- Müziğin, insanın vaktinin tamamını ya da çoğunu işgal etmesi ve diğer işlerinden, ibadetlerinden alıkoyması,
- Sesin karşı cinsin şehvetini kamçılaması gösterilmiştir.
Bunlardan birincisi ve üçüncüsü açıktır. İkincisi ve dördüncüsü kişiye göre hüküm alır. Herkes her müzik parçasından aynı oranda ve aynı şekilde etkilenmeyebilir. Yine bir alet, içki içilen, alem yapılan yerlerde kullanıldığı gibi en güzel duyguları, en mukaddes hatıraları canlandırmada da kullanılabilir. Öyleyse mesele, biraz niyete ve kullanıldığı yere göre değişir. Eğer müzik sözüyle, sazıyla ulvî duyguları coşturuyorsa, mesela insanın ahirete yönelik yanlarını harekete geçiriyorsa, ona, Allah, peygamber, mukaddesat sevgisini aşılıyorsa, onun, güzelliklerle dolu tarihine bağlılığına vesile oluyorsa, hayata dair ümit verip insanlara faydalı olmaya sevk ediyorsa dinlemek güzeldir. (Gazzâlî, İhyâ-u Ulûmi’d-Dîn, 2/285; Bediüzzaman, İşârâtu’l-İ’câz, s. 70).
Müzik dinleme konusunda daha ziyade erkeğin kadını dinlemesi üzerinde durulmuştur çünkü kadının erkek için imtihan ve fitne unsuru olması, erkeğin kadın için bir fitne olmasından daha çok söz konusudur fakat şarkı söyleyen bir erkek, kadın için fitne oluyorsa, yukarıda bahsedilen mahzur, diğer mahzurlarla beraber kadın için de geçerlidir. Evet, bir kadının dinlediği erkek şarkıcı, Allah’a, kadere isyan eden sözler sarf ediyorsa, insanı hayattan koparıyor ve ümitsizliğe sevk ediyorsa, şehevî duyguları ayağa kaldırıyorsa, günah unsurları tasvir ediyor ve günahı sevdiriyorsa, dini ve mukaddesatı hafife alıyorsa, “harama götüren şeyler de haramdır” prensibinden hareketle o şarkıcıyı dinlemek haramdır. Aksine ulvî hisleri tahrik ediyorsa, Allah’ı, peygamberi, dini sevdiriyorsa, müsbet milli duyguları besliyorsa, dinlemek câizdir.
Hikmet.net