Soru Detayı: Kur’an’da, insanın cismen ve şehevî olarak arzu duyduğu hususlarla alakalı bazen teferruatlı tasvirler bulunmakta ve bunlar cennette mükafât olarak vaat edilmektedir. Mesela el değmemiş bakirelerden, bağlardan, bahçelerden bahsedilmektedir. (misal olarak İnsan, Vakıa ve Nebe surelerine bakılabilir). Bazılarınca bu husus tenkit konusu oluyor ve mukaddes kitabımız hakkında ağza alınmayacak laflar ediliyor. Bu ayetleri nasıl anlamalı ve bu tenkitçilere karşı cevabımız ne olmalı?
Değerli kardeşimiz,
Kur’an’da insanların şehevi yönlerinden, uzuvlarından, zevklerinden ve bunların cennette bulunacağından bahsedilmesi hem haktır hem tabiîdir hem de hikmetlidir. Allah (c.c), insanın yaratıcısı olduğundan dolayı onun ihtiyaçlarının ne olduğunu en iyi bilendir. İnsanın en önemli yanlarından biri de şehvettir. Bu yön iyi yolda kullanılırsa insanı yüceltir, kötü yönde olursa insanı alçaltır. Şehvet aynı zamanda insan için en tehlikeli imtihan unsurlarındandır. Çokları bu unsur yüzünden imtihanı kaybetmekte ve ebedi hayatını bu yüzden tehlikeye atmaktadır.
İşte, insana hitap eden ve insanın dünya ahiret saadetini vaadeden Kur’an, şehvetin imtihan yönünü belirtmekle beraber, şehevî yönden insanı bekleyen mükafaatları da bildirmektedir ki insan bu dünyada şehvetinin altında kalıp ezilmesin, helaliyle iktifa etsin, harama karşı sabretsin ve o büyük mükâfatları kaçırmasın. Bu sebeple, Kur’an’da karşı cinsin cazibesinin anlatılması büyük bir hakikattir.
Bu hakikati iyi anlayan bir insan, dünyada bu imtihan unsuruna karşı sabreder ve der ki, burada biraz sabır var ama Allah ötede bunları lutfedecektir hem de dünyadakinden daha güzel, daha daimi bir şekilde.. Ayrıca sadece kadın unsuru değil, bağ bahçe, içki gibi şeyler de bazen teferruatıyla Kur’an’da nazara verilmektedir.
Genel manada anlamamız gereken husus kısaca şudur: Bu dünyada Allah tarafından yasaklanan şeyler nelerse, cennette bunlar serbest bırakılacaktır. Tabi ki livata vs. hariç. Çünkü o fıtrî değildir. Dünyada ibadet ve sabır türünden emredilen şeyler de nelerse, bunlar cennette olmayacak, insan bunlarla mükellef tutulmayacaktır. Tabiri diğerle, burada imtihan olarak yasak edilen bütün cazip şeyler, ötede ebedi olarak helal kılınacaktır. Kuran, bu hususları beyan etmekle, cennete olan iştiyakı artırmakta ve dünyadaki geçici zevklere dalmaktan korumaktadır.
Kur’an’daki bu gibi ayetlerle alay edenler, onları diline dolayanlar ya her fırsatta saldırmak isteyen düşmanlardır, düşmanlıklarını ortaya koyuyorlar ya da cahildirler, insanın mahiyetini, ihtiyaçlarını, beklentilerini.. görmezlikten, anlamazlıktan geliyorlar, adeta kendilerini inkar ediyorlar. Hâlbuki Kur’an, insanı anlatıyor, onun gizli açık ihtiyaçlarına cevap veriyor, onu her yönden tatmin ediyor, ötede de tatmin olacağını haber veriyor. Öyleyse bu tür ayetlerde yadırganacak bir durum yoktur. Gayet tabiidir, güzeldir, ihtiyaçtır.
Selametle kalınız.