“O gün, Rahman’ın şefâat izni verip sözünden râzı olduğu kimselerden başkasının şefâati fayda vermez.” (Tâhâ, 20/109) âyeti, bize şefâatin Allah’ın izni ve rızası dahilinde cereyan edeceğini beyan etmektedir.
Beydâvî bu âyeti şöyle tefsir etmiştir:
“Şefâatten istisna söz konusudur. Yani, ancak Allah’ın izin verdiği kimsenin şefâati faydalı olacaktır. Diğer bir ifadeyle, “Ancak kendisine şefâat edilmek konusunda izin verilenler için şefâat yararlı olur.”[1]el-Beydâvî, IV/71. krş. en-Nehhâs, Maâni’l-Kur’ân, V/415.
Ebu’s-Suûd da âyeti şöyle yorumlar:
“O müthiş hâdiselerin olacağı gün, şefâat edenlerden gelen şefâat, hiç kimseye fayda sağlamaz. Ancak Rahman’ın şefâat etmesi için izin verdiği ve sözünden râzı olduğu kimseler istisnadır. Bu durumdaki insanlardan başkası için şefâat farazâ bir kısım şefâatçilerden sâdır olsa bile fayda vermez.”[2]Ebu’s-Suûd, VI/43.
Bu yorumdan şu çıkmaktadır: Şefâatin faydalı olması ve kişiyi azaptan kurtarması şefâat edilmek istenen kişinin durumuna bağlıdır. Şefâat etmeye kalkışanların şefâat etmeleri yeter sebep değil, bunun yanı sıra bir de, Allah’ın râzı olduğu kimseler hakkında şefâat etmeleri gerekir.
Kurtubî ise âyeti şöyle tahlil eder:
Şefâat hiç kimseye fayda vermez; ancak, Rahman’ın izin verdiği ve sözünden razı olduğu, yani şefâat hususunda sözünden razı olduğu kimsenin şefâati müstesnadır. Şöyle de mânâ verilmiştir: “Şefâat, ancak razı olunan sözü bulunanlara fayda sağlar. İbn Abbas şöyle demiştir: O söz ise ‘Lâ ilâhe illâllah’ tır. Allah ancak bu sözü söyleyenlere şefâat edilmesine izin verecektir.”[3]et-Taberî, XI/247
Bu âyet, müminden başkasına kesinlikle şefâat edilmesinin söz konusu olmayacağını gösterir.[4]el-Beğavî, III/232 Nitekim Taberî tefsirinde, bu âyeti açıklama sadedinde Katâde’ye isnad edilen şu rivayet yer alır: “Bilmelidir ki, kıyâmet günü insanların bazısı, bazısı için şefâat edecektir. Bize Rasûlullah’ın şöyle dediği zikredilmişti: “Ümmetim içinde öyle bir adam bulunacaktır ki, Allah onun vâsıtasıyla Temîm kabilesine mensup insanlardan daha çok sayıda insanı Cennet’e koyacaktır.” Biz aramızda “Bir şehidin yakınlarından yetmiş kişi için şefâatçi olacağını konuşurduk.”[5]el-Kurtubî, XVI/128
Kaynak: Dr. Mesut Erdal, 40 Soruda Şefaat İnancı
Dipnotlar