Değerli kardeşimiz,
Hane ve bu türlü arsa satımlarında satışla alakalı olarak iki durum gözükmektedir. Birincisi: bu türlü satımlarda örfi olarak, satılan mal adı verilen şeyler, adı zikredilmeden satışa dâhil olur. İkinci durum ise: satılan mala bitişik veya ona tabi olan her şey satışa dâhildir. Yani satılan mala ayrılmayacak şekilde bitişik olan her şey satışa dâhildir. Bununla alakalı olarak İbn-i Abidin’de şöyle denmektedir: “Bir insanın bir hane veya yer alması ve orayı kazınca orada değerli mermer, balat gibi değerli taşların çıkması sık rastlanan bir durumdur. Bunlar binada çıkar ve binaya tabi olursa müşterinin; aksi takdirde ise satıcının olur, ona ait kabul edilir.”
Bu metinden de anlaşılacağı üzere arsada gömülü olan define, hazine türü şeyler sahibinin hakkıdır. Alıcı bunu biliyorsa ona söylemelidir. Çünkü alım-satımda arsa üzerine konuşulmuş ve akit yapılmıştır. Arsanın içindeki define arsaya tabi olmadığından arsa sahibi içinde gömü olduğunu bilmese bile bunun alınması ve kullanılması caiz olmaz. Sonra bunun içindeki gömü, yukarıda belirttiğimiz gibi satılan şeyin içerisinde örfi olarak satılan mal cinsinden değildir. Çünkü içinde gömü olduğunu bilen kimse arsayı onunla beraber arsa fiyatı üzerinden satmayacağı açıktır. Bu halde her iki duruma göre arsanın bu şekilde alınamayacağı aşikârdır.
Bütün bunlardan sonra bir de meselenin içinde zımni bir hırsızlık ve hile söz konusudur. Zira soruda belirttiğiniz gibi gömüyü arsaya babası gömmüş ve bir şekilde varislerine söyleyemeden vefat etmiştir. Bu durumda hak sahibi, gömünün vefat eden sahibinin varisleridir. Böyle bir durumdan istifade ederek inanan bir Müslüman’ın bile bile kul hakkına girmesi ise hiçbir şekilde caiz görülemez.
Selametle kalın.