Kader’e ait ince bir sırrı içine alan bu suale kısaca şöyle bir cevap vermek mümkündür: Kader, sebep ile neticeye aynı noktadan bakar. Sebebin olmamasını kabul etmek, kaderin taalluk etmemesini kabul etmekle aynı manaya gelir. Dolayısıyla biz, Ehl-i sünnet düşüncesiyle, ”Neticeyi ancak Cenab-ı Hakk bilir.” der, gerisine karışmayız.
Cenab-ı Hakk, melekler içinde bulunurken de İblis’in şeytan olacağını biliyordu. Ancak, onu şeytanlaştıran, Cenab-ı Hakk’ın bilmesi değil, kendi irade ve ihtiyarıyla yapacağı fiileri seçmesiydi. Zira “ilim maluma tabidir; malum ilme tabi değildir” kaderle alakalı önemli bir düsturdur. Yani bir şey nasıl, ne şekilde ve ne zaman olacaksa, Allah onu o şekliyle bilmektedir. Yoksa Allah’ın ezelî ilmiyle onu bilmesinden dolayı oluyor demek değildir.
Kaynak: Varlığın Metafizik Boyutu