Değerli kardeşimiz,
Cünüp olan kişinin veya âdetli kadının لَا يَمَسُّهُۤ إِلَّا الْمُطَهَّرُونَ “Ona tertemiz (abdestli) olanlardan başkası dokunamaz.” (Vâkıa, 56/79) âyeti mucibince Kur’ân’a dokunmaları câiz olmadığı gibi onu ezberden okumaları da câiz değildir çünkü Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem): لَا يَقْرَأُ الْجُنُبُ وَلَا الْحَائِضُ شَيْئًا مِنَ الْقُرْاٰنِ “Ne hayızlı kadın ne de cünüp kimse Kur’ân’dan hiçbir şey okuyamaz.” (Tirmizî, taharet 98) buyurmuştur. Ancak bu durumdaki kimselerin Kur’ân dinlemelerinde, Kur’ân’a bakmalarında ve âyetlerin manalarını düşünmelerinde bir mahzur yoktur.
Dokunma konusunda Kur’ân’ın yazılı kısmı, yapraklarının boş bulunan beyaz kısmı ve Mushafa bitişik olan cildi eşittir. Bu hüküm sadece Kur’ân-ı Kerîm’e aittir. Tabloda, parada, duvarda, tefsir ve hadis kitaplarında ise dokunmanın haram olduğu yer sadece Kur’ân âyetinin yazılı olduğu yerdir, bunun dışındaki yerlere dokunmak haram değildir.
Kur’ân-ı Kerîm’e, ondan ayrı bir şeyle, mesela ona bitiştirilmemiş bir ciltle ya da elbisenin yeniyle dokunmak câizdir. Ancak elbisenin yeniyle dokunmanın mekruh olduğunu söyleyenler de vardır çünkü Kur’ân’a bitişik cilt ondan sayıldığı gibi insanın üzerindeki elbisesi de kendisinden sayılır, demişlerdir.
Selametle kalınız.
Şu yazılarımıza da bakabilirsiniz: