Hayat sadece dünya hayatından ibaret olsaydı, bu soruyu sormanın bir manası olurdu. Ancak, biz her şeyimizi ahiret hayatına endeksli olarak düşündüğümüz için, burada olup biten her şeyin bir manasının olduğuna ve her şeyin neticesinin görüleceğine inanırız. Dolayısıyla, Allah yardım etmiş de biz yenmişiz ve bu millet Çanakkale’de yok olmaktan kurtulmuş. Bu son kertede, artık işin başa düştüğü, ya biteceğiz ya da yeneceğiz diye Mehmetçiğin bütün varlığıyla savaştığı bu cephede Allah büyük bir zafer nasib etmiş. Bütün bunlar bir lütuftur, nimettir. Öper başımıza kor ve şükrederiz.
Ama öbür tarafta da Allah, Müslümanların bu dünyadaki günahlarını silmek için onlara musibetler vermiş, onları yenilgiye uğratmış. Pek çoğunun ruhunu almış, yine pek çoğunun malı menali gitmiş. Düşmana da geçici bir zevk yaşatmış. Bunu da, imtihan olmasının yanı başında yine Allah’ın bir nimeti olarak algılarız. Çünkü inanırız ki, kaybolan mallarımız sadakadır, ölenlerimiz şehittir, başımıza gelenler de günahlarımıza keffarettir.. Dolayısıyla sonsuz hayat açısından meseleye bakınca, orada da Allah bize yardım etmiştir. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem ne güzel buyururlar:
“Mü’minin hali ne güzeldir. Onun bütün hali, kendi hayrınadır. Bu güzel hal başkalarında yoktur. Bolluk, mutluluk, ferahlık yaşadığında şükreder, kendisi için hayırlı olur. Başına bir musibet geldiğinde de sabreder, kendisi için yine hayırlı olur. (Müslim)
Bir diğer mesele de; dünya bir imtihandan ibarettir. Kimileri inanır kimileri inanmaz. Allah insanları iman etmeye davet eder ama bu konuda zorlamaz. Aklımıza kapı açar ve bize seçme hakkı verir. İnsan aklını kullanarak inanmak ve aklını kullanamayarak inanmamak arasında bir imtihandadır dünyada.
Şimdi, Allah her savaşta meleklerini gönderip inananlara açıkça yardım ettiğini gösterse ve onlar da hep yense o zaman Allah, inanmayanları inanmaya zorlamış olur. Çünkü bunu gören herkes inanmak zorunda kalacaktır. Hâşâ Allah, böyle bir zorlamadan uzaktır. Allah istiyor ki, insanlar akıllarını kullansınlar, düşünsünler, doğru tercihlerini yapsınlar ve hidayete ersinler.