Vahyin mahiyetinin insanlar tarafın dan tam bir şekilde kavranılması mümkün değildir. Vahyin mahiyetini ancak, kendisine vahiy gelen elçiler bilebilirler. Diğer bir kısım insanların vahyin tarifine kalkışmaları, gözleri görmeyen birinin renkleri ya da herhangi bir hayvanı tarif etmesine benzer. Ancak vahyin çeşitleri ve indiği es nada, orada hazır bulunanların gördükleri birtakım belirtiler olurdu. Nitekim ashâb, Resûlullâh’a (sallallahu aleyhi ve sellem) vahiy gelirken, vücûdunun titrediğini, yüz renginin değiştiğini, soğukta bile terlediğini, bazı sesler çıkardığını, ağırlaştığını vs. görürlerdi.
Varlık âlemi, sadece gözümüzle gördüğümüz şeylerden ibaret değildir. Görmeyip de hissettiğimiz pek çok şey vardır. Akıl, sevgi, korku, üzüntü vs. varlığı kesin olan ancak gözümüzle asla göremediğimiz gerçeklerdendir. Fakat herhangi bir kimsenin, “göremiyoruz” diye bu gerçekleri inkâra kalkışması, akıllı bir davranış tarzı değildir
Kaynak: Kur’ân İklimine Seyahat, Muhittin Akgül